4 senelik evliliğinin ardından kocası vefat eden Fikriye Hanım , yetim kızı Latife'yi de yanına alarak dayısı Hasan Efendi'nin himayesine girer. Yengesi Emine Hanım , Fikriye'nin evlenmesi için sürekli baskı yapar. Bir an önce bu evden gitmesi için elinden geleni yapar , memleketteki bekar veya dul erkeklere Fikriye'yi önerir. Görevlendirdiği kılavuzlardan birisi Fikriye'ye evlenebileceği bir koca bulur. Bu kişi Naşit Nefi Efendi'dir. Naşit Nefi Efendi hakkında birçok rivayet dolanmaktadır. Karısının cadı olduğu , onunla evleneni boğduğu gibi batıl inanca mensup düşünceler yüzünden Naşit Nefi Efendi'nin evlenmek istediği kadınlar ona red vermektedirler. Fikriye'nin yengesi bu rivayetleri kulak ardı etmekte , onu bir an önce evlendirip bu evden göndermek çabasındadır. Bir gün kapıya yaşlı bir kadın gelir ve Naşit Nefi Efendi hakkında dolaşan paranormal hikâyeleri Fikriye'ye ve Emine Hanım'a anlatır. Emine Hanım kadını kovmak ister fakat kadın gitmez. Bu olayı öğrenseler öğrenseler Naşit Nefi Efendi'nin en son evlendiği Şükriye Hanım'dan öğrenecekleri kanaatine varırlar. Onun evine gidip bu olan bitenin hakikatini öğrenmek isterler. Roman böylelikle Şükriye Hanım'ın Naşit Nefi Efendi ile evlilik sürecinde yaşadıklarını anlatması ile başlar. Naşit Nefi Efendi'nin eski karısı Binnaz Hanım'dır. Bu kadından iki çocuğu vardır. Binnaz Hanım'ın üzerine gelen kadının birisi çocukları dövdüğü için boğarak öldürülmüştür. Bu eylemin failinin Binnaz Hanım'ın ruhunun olduğu söylenir. Bu söylentilerle dolu olan , herkesin cadıdan tir tir titrediği eve gelin giden Şükriye Hanım kendisini paranormal olaylar içerisinde bulur. Roman , bu olayların gerçek yüzünün aydınlanması ile sona erer. Hüseyin Rahmi Gürpınar'ın "Cadı" adlı romanında , pozitivizm ve realizmin etkisine rastlanmaktadır. Bağnazlığı tenkit etmiş , toplumun bu batıl inançlarını hor görmüştür. Kitabın içerisindeki Reis ile Şükriye Hanım'ın Babası arasında geçen tartışmada , yazarın görüşlerini anlayabiliriz. Olayları kadere dayandıran , ilahî bir güce , ruha , metafiziğe , bilim dışı bir gerçekliğe vs. dayandıran Reis ; bütün yaşadıklarını bilime dayandırmaya çalışan , aklın ve beş duyu organlarının kavrayamadığı olguları gerçek dışı sayan , gerçekleşen ve gerçekleşebilecek bütün olağanüstü , paranormal olayların illaki bir açıklamasının , hakikatinin olduğunu savunan Baba. Gürpınar , bu tartışmada kendi zihniyetini , fikirlerini Şükriye Hanım'ın babası üzerinden nakletmiştir. Gürpınar , oldukça akıcı bir dil kullanmış. Kitabı okurken kimsenin sıkılacağını düşünmüyorum. Herkese iyi okumalar dilerim...

CadıHüseyin Rahmi Gürpınar · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20231,190 okunma

·

23 views

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Ali Sarsılmaz