ROXANE
Peki bizim de bu anımız gelince,
Neler diyeceksiniz?
CYRANO
Ne doğarsa delice,
Aklıma ne gelirse, hepsini, kucak kucak,
Dağınık, birer demet haline koymayarak.
Mesela: Seviyorum sizi,aşığım çılgınca sana,
Tahammülüm kalmadı acısına;
Bir çıngırağın dili gibi gönlümde ismin,
Ben de karşında, Roxane, hep ürperdiğim için
Çıngırak sallandıkça adın çınlıyor. Hemen
Her şeyin hatırımdadır; sevdim her şeyini ben.
Sokağa çıkmak için, bir sabah, geçen sene,
Saçının biçimini değiştirmiştin yine!
Saçın bana o kadar aydınlık gelmişti ki,
Ancak boyuna güneşe baktıktan sonra belki
Nasıl eşyada kızıl halkalar belirirse,
Kamaşan nazarlarım, hangi köşeye girse
Günlerce, bir sarışın alem yarattı durdu.
ROXANE
(Heyecanla.)
İşte aşk bu!
CYRANO
Şüphesiz! Evet, işte bu duygu,
Meyus coşkunluğundan belli: Aşk ama mağrur
Ve hodbin değil. Bilsen, tek sen mesut ol diye,
Kendi saadetimi ederim de hediye,
İstemem yine bunu bilmeni. Yalnız bana
Uzaktan görmek yeter, bir gün olsun, bu cana
Mâl olan saadetin bir gülümsediğini.
Her bakışın içimde yarattı bir yepyeni
Hassa, bir kahramanlık. Anlıyor musun artık?
Söyle, duyuyor musun ruhumun bu karanlık
İçinden sana doğru yükselişini söyle.
Bak, gece ne kadar da güzel ve ılık... Böyle
Derdimi döküyorum size; siz de muttasıl
Dinliyorsunuz beni. Bu kadarını nasıl
Ümit edebilirdim en ziyade ümide
Kapıldığım gün bile! Artık hayat gözümde
Değil, ölebilirim! Titrediniz! Sebebi
Bu sözler mi? Mutlaka. Evet, bir yaprak gibi,
Yapraklar arasında titriyorsunuz, evet,
Titriyorsun, belli, saklama, itiraf et.
Elinin titremesi yasemin dallarından
Kayarak bana kadar geliyor.
ROXANE
Doğru. İnan
Bana. Hem titriyorum, hem ağlıyorum. Seni
Seviyorum, seninim. Ah, sarhoş ettin beni!
CYRANO
Artık ölümden bile pervam yok. Ah öyleyse
Bir tek istediğim kaldı Tanrımdan...
Bir buse..