Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

88 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Kelime oyunu mu, karmaşık hislerin aksı mı? Bir de iç döküntüsü...
Bu kitaba nerede rastladığımı hatırlamıyorum ancak ilk kez 2017'de okumuştum. O zamandan beri kitabın bende bıraktığı his hep hatırımdaydı. "Hah"ın bendeki yeri kişisel hikayemle ilgili de olabilir ama
Birgül Oğuz
Birgül Oğuz
'un özgün ve bir o kadar da şiirsel kaleminin bundaki payı yadsınamaz. Hah, ne kadar öykü kitabı olarak sınıflandırılmış olsa da alıştığımız öykü kitaplarının çok ötesinde bir anlatım biçimine sahip. Babanın ardından tutulan yası anlatırken 12 Eylül'e de atıfta bulunuyor yazarımız. Kimileri anlatımını karmaşık ve anlamsız kelime oyunlarından ibaret bulmuş. Bir kez olsun yas yaşamışlar, bu karmaşıklığı zihinlerinin karmaşasına çok benzetir eminim. Bence bu kitabın, etkisi geçmez bir his bırakması da bu yüzden! Daha önce bir kayıp yaşadıysanız okurken sizi zorlayabilir ama hislerinizin bu kadar güzel aksettirilebilmiş ve sizinle aynı duyguları daha önce paylaşmış/paylaşan birilerinin olduğunu hatırlatıyor olması ruhunuzu sarabilir. Bu duygulara yabancı biri için yorum yapamayacağım, onlara karmaşık kelime oyunlarından ibaret bir kitap gibi gelebilir. Bir kayıp yaşadığım zamanlarda bir ders için proje yapmam gerekliydi. Seçtiğim kitaptan o kitabı özetleyen bir söz bulup o sözden yola çıkarak kolaj şeklinde kitap için yeni bir kapak tasarımı yapacaktım. O zaman aklıma direkt olarak kitaptaki bir söz geldi: "Ayaklar gitmek içindir. Yaptı bunu, gitti." Diğer öğrencilerin bu tarzdan sözlerle yola çıkmayacağını tahmin ettiğim için bu sözü kullanmaktan çok çekinmiştim ama aklıma da başka söz gelmiyordu. Gelse bile hep ölüm, hep ölüm... Nihayetinde bu söze bir kolaj tasarımı yaptım. Pek bir esprisi yoktu, yolda giden bir adam. Basit bir söz basitçe anlatılmalı diye düşünmüştüm ve öyle yaptım. Zaten alacağım puanı düşünecek bir durumum da yoktu pek. Yine de o zaman için iyi bir iş çıkardığımı, iyi olmasa bile zaten hocanın kaybımdan haberdar olduğu için anlayışla karşılayacağını düşünmüştüm. Ancak öyle olmadı :) "Bu sözle daha eğlenceli, esprili bir tasarım yapabilirdin. Yolda yürüyen amcayı çekmekle olmuyor bu iş." gibi bir tepki aldım. O zaman yaptığım tasarım berbat olsa bile bu sözden eğlenceli bir tasarım ortaya çıkabileceğini düşünmüyorum hâlâ. Hiçbir zaman da düşünmem muhtemelen. Ancak o zaman bir cevap verememiş olmak hâlâ canımı sıkıyor. Ben de en azından buraya içimi dökeyim istedim. Hah bir de, biz üzgünüz diye kimse durup bize yol vermiyormuş sahiden!
Hah
HahBirgül Oğuz · Metis Yayıncılık · 2012365 okunma
·
51 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.