Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

168 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
İnsanlık tarihi ve kişisel tarihimizin kesiştiği anlar vardır. Birinin hayali diğerinin kabusu olabildiği gibi tarihin akışını değiştirir. Kırılma noktaları çoğu zaman ortak bilinç dışının dışa vurumudur. Pek çok fikir önceden düşünülmüş veya hayal edilmiş olabilir. Bir uzay bilim kurgu dizisindeki ileri dönük bir hayali ürün gerçek olabilir. Artık o Uzay Yolu dizisindeki telefon gerçek. İnsanlar kablosuz bir şekilde iletişim kuruyorlar. Kurulan bu iletişimin çeşitleri o kadar arttı ki. Düşünün birbirinden habersiz yaşayan kabilelerden global bir kasabaya evrildik. Mucidinin veya onu takipçilerinin kendi seçimleri doğruldusunda seçilen selamlama kelimesi- Alo! - bir ilişkinin başlangıç noktası oluveriyor. Babilden beri iletişimin önündeki engeller bir anlığına da olsa bu evrensel nida ile aralanıyor. Alo! Hello! Ahoy! Allo! Nida aynı tarz söylediği için birbirine benzer olduğu için artık evrensele yakın bir selamlama biçimi haline gelmiş. İki kişinin kimsenin hele insanlık tarihini etkileyemecek ama günlük sıradan hayatlarını birbirlerine sunup iletişip sevinecekleri, kızıp sinirlenecekleri, dertlenip üzülecekleri ve belki de birlerine destek olacakları konuşma böyle başlayabiliyor artık. Bir Alo çağımızın “açıl susamı”. Artık elbette görüntülü görüşme ile karşındakini görmek mümkün olsada; “phone” nu “telos” a ulaştırmak için tellerin kullanıldığı o dönemde iki insanın iletişimi anlatan roman birbirine dokunmadan, görmeden iletişimin nasıl mümkün olacağına dair bir kurgu. İki karşı cinsin birbirlerine kendi hayatlarını anlatan bu romanda dönemin naif ruhu hissediliyor. Birbirini tanımayan bu iki insanın ilişkisini mümkün kılan birinin hayali bir telefon ve kelimeler. Kelimelerden örülü bu iki kişilik dünyanın hiç de sağlam olmayan yapısı bize kendimizi sorgulatıyor. Anlattığımız gibi miyiz yoksa anlaşıldığımız gibi miyiz? Söylediklerimizin gerçekliği karşımızda ki insanı ne ölçüde etkiler? Karşıdakinin hayatının ayrıntılarını ne ölçüde merak ederiz? Merak ettiğimiz veya etmediğimiz ayrıntıların içinde gerçeği bulmak mümkün mü? Kadim insanlık sorunlarının bir aletle daha da karmaşık hale geldiği bu romanda iki insanın hayatlarını tecrübelerini dertlerini sevinçlerini birbirine anlattığını okuruz. “—Ben sürekli yanıltıldım, çünkü karşımdakine olduğundan başka biri, başka bir kimliğin sahibi olarak görmek istedim. Tıpkı sizi de öyle görmek istediğim gibi. Belki bundan çok başka birisinizdir, ne bileyim... Olamaz mısınız?” Ama aynı zamanda karşılıklı birbirini sınayan iki insanı. Olay öyle bir noktaya gelir ki sınırlar aşılmıştır ve karşı tarafın sözlü varoluşu vazgeçilmezdir. Birbirlerine aktardıkları hayatların tüm ayrıntıları yol gösteren deniz fenerleri gibi aydınlatır yolları. İkisine ait iki ayrı yolu aydınlatır. Ve büyür ilişkileri iki ahizenin ucunda. “— Büyümek, niçin kaçınılmaz insanlar için? — Ölüme başka türlü nasıl ulaşabiliriz ki?” Ve hayaller, gerçekler, düşünceler, tecrübeler, tercihler, öfkeler, pişmanlıklar ve yalanlarla örülü bir iletişimsel roman ortaya çıkar.
Alo, Harika Hanım Nasılsınız?
Alo, Harika Hanım Nasılsınız?Tarık Dursun K. · Yapı Kredı Yayınları · 2019128 okunma
·
652 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.