Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

216 syf.
10/10 puan verdi
İnceleme görünümlü yorum ve güzelleme (Sürpriz bozan içerebilir.)
Hayatımda okurken beni böylesine etkileyen, bana her alanda yeni fikirler veren, tefekküre sevk eden bir kitapla çok nadir karşılaşmışımdır.
Yaşamak
Yaşamak
bu kitaplardan biri oldu. Okuyalı çok oldu, incelemesini ancak şimdi yazabiliyorum zira kitabın ve bana kattıklarının iyice demlenmesi gerekiyordu kafamda. Ayrıca bu bir inceleme de değil, zira haddim değil bu kitabı incelemek. Bir yorum bu aslında. İnceleme görünümlü yorum ve güzelleme... Kitaba şu satırlarla başlıyor
Cahit Zarifoğlu
Cahit Zarifoğlu
: 'Senin adınla Ey yüceler yücesi Sevgi evimiz sende Sana secde ederiz. Seninle dolu Kendi benliğimizden boş'' İlk kısımla beni çekti içerisine kitap. Her işimize besmele ile başlamamız gereken bize ne güzel bir hatırlatmaydı bu. Kitaba da böyle başlıyor işte Cahit Zarifoğlu. Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla... Sonraki cümlesi şu: 'ne çok acı var.' Cümleye dikkat edin. Büyük harfle başlamamış. Cümlenin kendisi büyük çünkü, harfin büyük olmasına lüzum yok. Başka türlü ne çok acının olduğuna vurgu yapılamazdı ki... Devamı şöyle: '’Ruhumuz dar bir şeridin içinden sızılarla geçiyor. Utançla yerle bir olarak hatırlıyorum.Senin sözlerini.En sade görünümlüsünde bile fevkalâdelikler olan dediklerini.Büyük edep suçu işleyen kölene: Ahirette kısas korkusu olmasaydı seni şu misvakla incitirdim." diyen Sen, Allah'ın bütün insanlara elçisi, sevgili peygamberimiz.’’ Şimdiki acımasız insanlığa peygamberimizin sünnetleri bir ders olmalı. En büyük muallimimiz o olmalı. Bize yine hatırlatıyor bunları Cahit Zarifoğlu. Kendisiyle hesaplaşırken bizi de kendimizle hesaplaşmaya götürüyor. Zorluklar yaşamış Cahit Zarifoğlu yaşamında. Herkes gibi aslında. Zorluklar yaşayanlara da diyor ki Allah kolaylaştırmayı büyütmüştür... Gelin İnşirah okuyalım da anlayalım bunu. Her zorlukla beraber bir kolaylığın olduğunu... Kitabın ilerleyen sayfalarında bir tanım çekiyor dikkatimi: 'Ölmemek vurgunluğu'. Dünyevileşme mi bu? Çağın insanı ölmemeye vurgun değil mi? Estetik operasyonları, ömrü uzatmak için yaşam sırları, detokslar, yogalar, meditasyonlar... Hepsi ölmemeye vurgun yapıyor insanı. E mezarlıklar bile şehir dışına atılmış, pek şaşırmamak gerek buna. Okyanusu izliyor Biarritz’de 1972’de. Kıldığı tüm namazları tekrar kılası geliyor. Öyle bir teslimiyet. Çocukluk yaşlarını şöyle tanımlıyor: ''...ve Allah'ın bizleri dünyanın neresinde doğmuş olursak olalım günah işlemeye başlayıncaya kadar hep aynı eşitlikte yarattığı daha bir kısmının imanlı ve kurtulmuş daha bir kısmının iman edememiş ve kurtulamamış olmalarına başlamadanki yaşlarımız.'' Çocukluk denince sözlük tanımı benim için bu cümlelerdir, söyleyeyim. Sonra beni etkileyen bir başka şey söylüyor Zarifoğlu: 'Yürümek çok verimli benim için. Hem dışarıda görünüyorsun hem içeriye kaybolabiliyorsun.' Ah... Spordan pek hoşlanmayan benim, yürümeyi niye sevdiğimin sebebi bu aslında. Yürürken düşünmek ne hoştur. Düşünmek hepten hoştur aslında. Ama bir yerde otururken düşünürsen hemen başlar çevrendekiler konuşmaya, 'Sessiz. Çekingen. Asosyal.' Ama yürürken öyle değildir. Bir yere yetişiyormuş gibi göründüğün için garip gelmez insanlara. Amaçsız yürüsen de başkaları o yargılayıcı bakışlarını atamazlar sana. Seni dışarıda görmeleri yeterlidir çünkü. Onlara ne kaybolmuşsun içinde... Yürümek şu sebepten de hoş. Yürürken sesler duyduğunu söylüyor Zarifoğlu. Haklı. İsrâ Suresi 44. ayeti okuyun bakın. Biri çıksa diyor Zarifoğlu, alışkanlıktan iyiyim diyeceğim. Kalbini tanıyan yok diye şükrediyor. Olsa herkesin diline düşerdi, biliyor. Elalem çok meraklı başkalarını gözlemeye, takip etmeye, eleştirmeye... Kitapta sevdiğim daha çok yer var, ama hepsini buraya yazmam mümkün değil. Buraya kadar okuduysanız size teşekkürü borç bilirim. Buraya kadar okuduysanız bu uzun yazıyı okuma listenize ekleyiniz
Yaşamak
Yaşamak
kitabını... Anlayın nasılmış 'yaşamak'... Nasıl olurmuş 'yaşamak'ı anlatmak...
Yaşamak
YaşamakCahit Zarifoğlu · Ketebe Yayınları · 20229,3bin okunma
·
98 görüntüleme
Emel okurunun profil resmi
Ağlarım, ağlatamam; hissederim, söyleyemem; Dili yok kalbimin, ondan ne kadar bîzârım! Oku, şâyed sana bir hisli yürek lâzımsa; Oku, zîrâ onu yazdım, iki söz yazdımsa. Hayır, hayal ile yoktur benim alışverişim, İnan ki her ne demişsem görüp de söylemişim. Şudur cihanda benim en beğendiğim meslek: Sözüm odun gibi olsun, hakikat olsun tek.
Emel okurunun profil resmi
Yüreğine sağlık.
Yusuf okurunun profil resmi
Çok teşekkür ediyorum kıymetli yorumlarınız için.
Vefa Karagöktaş
Vefa Karagöktaş
size benden bahsettiği için onore oldum, teşekkür ediyorum
Emel
Emel
Yusuf okurunun profil resmi
Vefa Karagöktaş
Vefa Karagöktaş
Sana gönderdiğim notla karışık inceleme, buraya da sığmadı😂
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.