Gönderi

404 syf.
·
Not rated
·
Read in 212 days
NE DOĞU NE BATI, HEM DOĞU HEM BATI
Anadolu’nun tarihine, özellikle de onun Hellenistik ve Roma dönemlerine meraklı olanlar için çok yararlı bir eser. Farklı konulara değinen farklı yazarların makalelerinden oluşuyor. Hellenistik devletlerin tümünden bunların önemli kentlerine, basılan sikkelerden Roma’nın inşaa ettiği yollara kadar pek çok hususta özet ve derli toplu bilgiler veriyor. Hellenistik Çağ hangi tarih aralığını kapsar? Büyük İskender’in öldüğü M.Ö. 323’ten, Aktium muharebesini, Roma’yı bir imparatorluk hâline getiren Augustus Octavianus’un kazandığı M.Ö. 31’e kadar geçen yaklaşık üç yüz yıllık süreyi Hellenistik Çağ olarak adlandırıyoruz. Bu çağın etkisini gösterdiği esas bölge, kabaca bugünkü Ortadoğu’ya denk düşüyor (Anadolu yarımadası ve Hindistan dahil). Hellenistik Çağ’da ne oluyor? Makedonya’dan çıkan, II. Philip’in oğlu III. Aleksandros, nam-ı diğer Büyük İskender, kısa süre içinde Anadolu’yu boydan boya geçerek, ta Afganistan’a kadar her yeri birer birer fethediyor. Bu arada Mısır ve Hindistan’ı da topraklarına katmayı ihmal etmiyor. Gözükara bir savaşçı olup, Pers imparatorluğunu tarihe gömen İskender, bazı halklar nazarında tanrısal ve mitolojik bir kimlik kazanıyor. Fetihlerinin en önemli sonuçlarından biri de, Doğu’nun ve bir taşıyıcısı olduğu Hellen-Batı’nın pek çok bakımdan kaynaşmalarına vesile olması. Ayrıca Anadolu’nun ve çevresinin kendi içindeki iletişim de bu sayede güçleniyor. Bu dönemde Anadolu’daki hakim dilin Yunanca olduğunu belirtmekte yarar var. Sonraları meydana çıkacak olan İncil’in aslının Yunanca olması, işte bu olayın bir etkisi. İskender öldükten sonra, kurduğu devasa imparatorluğu, onun komutanları kendi aralarında paylaşıyorlar. Örneğin imparatorluğun kabaca doğusunu Seleukos, Mısır’ı Ptolemaios, Makedonya’yı ise Antigonos adlı komutanlar yönetmeye başlayıp, buralarda uzun yıllar sürecek kendi hanedanlarını kuruyorlar (Başka isimler de vardır ve topraklar sıkça el değiştirmiştir). Bugünkü Bergama’nın onun merkezi olduğu Pergamon Krallığı da, Büyük İskender sonrası dönemin önemli Hellenistik devletlerinden. Hellen yöneticilerin yönettiği ve yerli halkla bütünleşen Hellenistik devletler birbirleriyle devamlı savaş hâlinde. Her biri diğeri aleyhine topraklarını genişletmek peşinde. Antakya şehrinin de kurucusu olan, çok geniş topraklara yayılmış Seleukos İmparatorluğu ile Pergamon Krallığı arasında da Manisa civarında bir kez daha böyle bir savaş patlak veriyor ve artık kabına sığmayan Roma İmparatorluğu’nun yardımını alan Pergamon düşmanlarını yenip savaşı kazanıyor. Toroslar’ın güneyine çekilen Seleukos İmparatorluğu’nun çöküşüne giden yol da böyle başlıyor. Savaştan sonra iki taraf arasında Afyon civarında imzalanan Apameia Barışı (M.Ö. 188) önemli. Çünkü Seleukoslar’ın yenilgisini tescilleyip, Pergamon Krallığı’nın topraklarını Batı Anadolu’nun neredeyse tamamını kapsayacak şekilde genişletiyor. Pergamon Krallığı’nın son hükümdarı III. Attalos (amcası II. Attalos, Antalya’ya adını vermiştir) ölürken, krallığının topraklarını Roma İmparatorluğu’na vasiyet ediyor (M.Ö. 133) ve böylece Roma’ya Anadolu’nun kapıları açılmış oluyor (Vasiyet etmek yoluyla toprakların Roma’ya bırakılmasına başka yerlerde de rastlayacağız). Anlatıldığı şekilde Anadolu’ya ayak basan Roma İmparatorluğu, eski Pergamon Krallığı’nın topraklarına İtalya dışındaki ilk eyaletini kuruyor: Asya Eyaleti (Sonradan bu ve diğer eyaletlerin kapsadığı alanlar ve idare biçimleri çok değişiyor). Bizans’ı da Roma’nın devamı sayarsak, Anadolu’daki Roma varlığı yaklaşık 1500 yıl sürüyor. Bunun etkisini Anadolu’nun her yerinde görmek mümkün (Örneğin Bergama’yı iyi bilmek günümüzde her Türk’ün vazifesidir). Hellenistik ve Roma uygarlıklarının Anadolu’da değişen seviyelerdeki savaşçılıklarına, yeteneklerine, idare kapasitelerine ve bıraktıkları eserlere diyecek yok. Dünya tarihinin yanısıra, Anadolu’yu anlamak istiyorsak, bu yüksek uygarlıkları bilmek şart. Özellikle ele alınan dönemleri bilince Anadolu’nun ve mirasının muhteşemliği daha iyi açığa çıkıyor. Tarihin ışığında şunu söylemek bence abartı olmaz: Bu ülke ne Doğu ne Batı, hem Doğu hem Batı…
Hellenistik ve Roma Dönemlerinde Anadolu
Hellenistik ve Roma Dönemlerinde AnadoluKolektif · Yapı Kredi Yayınları · 202221 okunma
·
81 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.