Gönderi

TAKVİMDE GÜN HENÜZ İŞARETLENMEMİŞ. Her ay, her gün açık durur hala. Bu günlerden biri işaretlenecek bir çarpıyla. İŞÇİLER HAYKIRIRLAR EKMEK DİYE. Tüccarlar bağırırlar pazar diye. Eskiden işsizler açtı, şimdi işi olanlar aç. Artık yeniden başladı çalışmaya kavuşmuş duran eller: Yaptıkları gülle. SOFRADAN ETİ KALDIRANLAR Öğretiyorlar kanaat etmeyi, hep bana, hep bana, diyenler bu kez istiyorlar özveri. Tıka basa yiyenler gelecek güzel günlerden söz ediyorlar açlara. Uçuruma götürenler ülkeyi diyorlar, yönetmek çok zor, sıradan insan yapamaz bu işi. LİDERLER SÖZ EDİNCE BARIŞTAN anlar halk savaşın geldiğini. Liderler lanetlediğinde savaşı seferberlik emri yazılmıştır bile. BAŞTAKİLER DER Kİ : BARIŞ VE SAVAŞ iki farklı şey. Oysa rüzgarla fırtına gibidir onların barışı ve savaşı. Savaş doğar onların barışından anasından doğan oğlan gibi, taşır oğlan anasının o korkunç yüz çizgilerini. Öldürür onların savaşları ne varsabarışlarından arta kalan. GECE, evli çiftler yatarlar yataklarında. Bizim tazecikler yetimler doğuracak. BAŞTAKİLER DER Kİ: ORDUDA yoldaşlık hüküm sürer. Bu işin doğrusu mutfakta görülür görülse görülse . Yüreklerindeki cesaret belki aynı. Ama tabaklarındaki yemek farklı.
·
25 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.