Tarih okumayı sevmiyorum. Gerçekten hiç sevmiyorum. Asabım bozuluyor. Dengem şaşıyor. Bir yandan da okumak mecburiyetini hissediyorum... Kitap boyunca kavga ettim. Durmadan birilerine sataştım. Zorlandığım çok şey var hayatta ama vatan millet her derdimin tabii ki üzerindedir. Ben bütün ruhu canımla vatan sevgisinin imandan olduğuna iman ediyorum. Vatanını sevmeyen hiçbir şeyi hiç kimseyi sevemez. Bunun için ırkçı olmak gerekmiyor. Bunun için aklı baliğ olmak gerekmiyor. Bunun için insan olmak yetiyor.... Okurken kavga ettim şimdi etmeyeyim diye dura dura yazıyorum. Kafamın içinde bir bu kitapta okuduklarım dönmüyor ki. Daha dün okuduğum Kiralık Konak konuşuyor meselâ. Avrupa Avrupa diye deliren insanlar dönüyor kafamda hâlâ. Resmen öfkeden kafamı toplayamıyorum. ... Her şeyden bağımsız şunu söyleyeceğim: Atatürk yalnız değildi. Harry Potter'ın dediği gibi, "Yardım aldım." Adını sanını bilmediğimiz nice paşalar, erler, halktan kimseler var bu direnişin içinde. Vatan savunması öyle bir kişinin omzuna yüklenecek yük olmadığı gibi bir kişinin boynuna asılacak madalya da değildir. Atatürk evet önemlidir, biriciktir ama hiç kimse böyle bir davayı tek başına sırtlayamaz. Bu yüzden liderler var bu yüzden onların peşinde ser verip sır vermeyenler var. Atatürk'ün Samsun'a gidişine kadar olan süreci anlatıyor bu kitapta. Binlerce insanın parmağı var bu kararda. Umudu var. Sessizliği, sır tutmuşluğu var. Var oğlu var yani. Yine içimde kabaran öfkeyi incelterek bir şey söyleyeceğim. Atatürk'ün kişisel tercihleriyle ilgilenmekten Yunan'ın İzmir işgalinde milletine yaptıklarına kör olanlar, gözünüz çıksın inşallah. Pis zihniyetinizde boğulun. Atatürk'e bugün dahi direnebiliyorsunuz. Ya Yunan'a, O'na, Bu'na?

Yarının AdamıCon Sinov · Masa Kitap · 2023342 okunma

·

104 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Seren