Gılgamış destanında, 'ölüm' üzerine müthiş bir şiir vardır, şöyledir;
"Kamışlıktaki bir kamış gibi kırılacaktır insanlık.
Ölüm alıp götürür
Delikanlıların en iyisini,
Genç kadınların en iyisini.
Ölüm; hiç kimsenin görmediği,
Yüzünü kimsenin fark etmediği,
Sesini hiç kimsenin duymadığı
Zalim ölüm! Yok eder insanları
Ebediyen var olacak evler inşa ediyor muyuz?
Sonsuza dek geçerli sözleşmeler imzalıyor muyuz?
Ebediyen pay edilir mi bir miras?
Sonsuza dek sürer mi kin?
Irmak taşar mı sonsuza dek?
Birdenbire hiçbir şey kalmaz geriye,
Akarsuya karışan su sineklerinden,
Güneşi gören yüzlerden!
Uyuyan da birdir, ölen de!
Asla çizilmedi Ölüm'ün sureti."
Bu şiirde geçen 'kırılmak' kelimesinin ölümle ilişkilendirilmiş olması tesadüf değildir. "Kır" eski türkçede 'öldür' manasındadır.
Griffin (Griffon), yeryüzünün en güçlü hayvanı olan aslanla, gökyüzünün en yırtıcı hayvanı olan kartaldan oluşan mitolojik bir yaratıktır. Griffin kelimesi eski Türkçe'deki 'Kırık' kelimesinin dönüşmesiyle yunan diline girmiştir. Kırankuş, Ecelkuşu, Felekkuşu da denir.
Gılgamış Destanı'nda, Enkidu ölümünden evvel bir düş görür. Korkunç bir yaratık onu öldürmüştür. Dostuna arka ayakları aslan ayağıydı, başı ve kanatları da tıpkı bir kartal gibiydi diye anlatır rüyasını.
Griffin' ler J.K Rowling'in de ilgisini çekmiş olmalı ki, kitap serisinde etle beslenen Griffon'lara yer vermişti.