Hangi coğrafyada yaşarsan yaşa kadın olmak zor. Okula gönderilmeyen, küçük yasta evlendirilen ya da eve para getirmesi için çalıştırılan kadınlar her yerde ve hala yasamaya tüm bunlarla mücadele etmeye çalışıyorlar. Hikayemiz bu sefer Hindistan'da geçiyor.Hindistan'da çok katı bir kast sistemi var. Hele Dalit denilen bir sınıf var ki en alt tabakanın da altında. Asla dokunulmazlar,en pis isler yaptırılır.Kadın erkek hepsi eğitimden mahrum bırakılır. (Ayni yazarin Saç Örgüsü romanında ve Arundhita Roy'un Küçük Şeylerin Tanrısı romanlarında da bunlardan bahsedilir) Lalita bu sınıfın mensubu küçük bir kız çocuğudur. Bir gün yolu acı bir tesadüf sonucu Fransız Lena'yla kesişir. Lalita bogulmak üzere olan Lena'nin kurtulmasını sağlar. Onu kurtaran ise Kızıl Tugaylar örgütünün lideri Preeti'dir. Kızıl Tugaylar öz savunmayı gerçekleştiren bir kadın örgütüdür. Çünkü Hindistan'da kadınlar sürekli tecavüze uğramaktadır. Haberlerde görmüşsünüzdür. Bir otobüste bir kadına tecavüz edilmişti. Işte Preeti da bir dalit olarak böyle bir örgüt kurar. Tabii yerel halk hiç hoş karşılamaz bu örgütü. Lena ise büyük bir kayıp sonrası kendini dinlemek üzere Hindistan'a gelir. Öğretmendir. Idealist bir öğretmendir. Ve Hindistan'da gördükleri üzerine kadınlara bir umut ışığı olmak üzere bir okul kurmaya çalışır.Ama bir sürü engelle karşılaşır. Hem yerel halk hem devletin işleyiş sistemi yüzünden. Okulun açılması tabii ki pek çok başka sorunu da beraberinde getirir. Tatlı,basit anlatimli,özellikle ortaokul ve lisedeki genç kızlara önerebileceğim bir roman. Yanpasaj yayınevinin romanlarını genelde beğeniyorum. Farklı yazarlarla tanışmamiza vesile oluyorlar. Fazla sıkmadan, böyle tatlı tatlı anlatan kitaplar basıyorlar. Hafif edebiyat olarak nitelendiriyor ya bazıları. Kime göre, neye göre??? Uçurtma metaforu ise özgürlük arayışından başka bir şey değil.

UçurtmaLaetitia Colombani · Yan Pasaj Yayınevi · 2023538 okunma

·

50 views

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Nazan Türk