Utanmaz Adam… felsefi bir eleştiri romanı. Hüseyin Rahmi her şeyin hızla değiştiği bir geçiş devrini yaşamış ve gözlem yeteneği yüksek olan bir yazar. Görünürde anlattığı bir hikaye her zaman var fakat metin aralarında dönemin bütün sosyal konularını derinlemesine işliyor.
Doğu ve Batı arasındaki farkı, eski ve yeni arasında görülen yaşayış ve düşünce farklılıklarını açık bir
şekilde irdeliyor. Toplumsal alanda yaşanan bu gelişmelerin nasıl hazmedilmediği ve insanların üzerinde eğreti durduğu işlenmiş. Geleneksel değerleri savunanlar cahilken, uygarlaşmış olanlar da yüzeysel bir dünyada kaybolmuştur. Birçok durum günümüzde birebir aynı kalmış aslında. Fransa’dan ithal edilen moda anlayışını eleştiren komik bir üslubu var kitabın. Batı’dan geçen acayip âdetlerden kabul edilen modanın, insanları şekilden şekle sokması ve tuhaf
hâllere düşürmesini komik buluyor yazar. Moda uğruna kendisine yakışmayan, toplum tarafından yadırganan kıyafetlere bürünen kişilerin durumu her vakada mevcut. Batı’yı özümseyememiş eğitimsiz insanlar değişen zamanın tehlikelerine de karşı koyamıyor. Tabi bu durumdan faydalanan bir ana karakter aracılığıyla anlatıyor insanların ve aynı zamanda Doğu’nun durumunu…
Yine ana karakter üzerinden hayatın zorluklarına göğüs germek ve para kazanmak için aldatmanın
gerekli olduğuna inanan insanların düşünce dünyasını, hırsızlığın felsefesini okuyoruz. Sadece eylemlerinden değil, görünüşlerinden de yüzleri kızarmayan insanların içinde bulundukları durum aslında kısaca şöyle; fakir yaparsa ahlaksız ve suçlu olur, zengin yaparsa modern…
2. Abdülhamit dönemindeki sansür mekanizmasının hırsızlıkların üstünü örtmede de kullanıldığına ve hiçbir gazetenin bunları yazmadığına da değiniyor. Çünkü kahramanlarımız dergi çıkarmaya başlıyor aynı zamanda. Ana karakter kendi çapında küçük bir hırsız iken, memleketi soyan, kendi çıkarlarını gözeten ve
haksız kazanç sağlayan kişilerin yeni devirde bolluk ve rahat içinde yaşaması da sert bir şekilde eleştiriyor.
Her iki kutbun ucunda yer almaktansa, kendi değerlerinden vazgeçmeyip
orta yol bulmanın ve bu yolda yürümenin gerekliliğine değiniyor yer yer.