• Gençlere Nasihat | Abdulllah Azzam
Ey Genç!
Eğer bu genç yaşında zamanının birazını Allah için sarf etmeyecek kadar cimriysen, gelecek sana gösterecektir ki; yarın, bugünden daha da cimri olacaksın.
Gençliğinizin kıymetini bilin. Hayatınızın en güzel zamanı bugündür. Bu zaman; çaba zamanıdır, ibadet zamanıdır, hareket zamanıdır. İslâm’ı öğrenin, uygulayın ve ona davet edin. Çünkü yarın sorumluluklarınız artacak, dünyanın sorunları sizi yakalayacaktır.
Bu yaşlar şeytanın size yaklaşacağı, sen daha gençsin diye fısıldayacağı, sizi diploma ve gelecekle aldatacağı dönemlerdir. Oysa ortada ne diploma vardır ne de gelecek. Ölümün sizi ne zaman bulacağını bilemezsiniz. Bu bitmek bilmeyen bahanelere dikkat edin. Erken yaşları itibari ile bu dine hizmet etmeye başlayanla, ihtiyarlığında başlayan bir olur mu hiç? Bu davayı genç yaşında sahiplenen kişi onu iliklerine kadar hisseder.
Allah Teala kıyamet günü her kuluna 5 soru sorar ki, hiç kimse bunlara cevap vermeden yerinden kımıldayamaz. Bunlardan biri “gençliğini nerede ve nasıl harcadın?” sorusudur. İşte bu gençlik Allah’ın hususi olarak sorguladığı evredir.
Korkak gence hayret ederim. Oysa bu dini muzaffer kılan hep gençler olmuştur. Gençlik, din adına çaba ve fedakârlık gösterilecek çağdır. Gençliğinde korkak olanın ihtiyarlığı nasıl olur?
Bedir’e, Uhud’a, Hendek’e, Mute’ye bakın; gençlerden başkasını göremezsiniz. Enes (r.a), Resûlullah ﷺ Medine’ye geldiğinde Ebûbekir (r.a) dışında saçı beyaz olan kimse yoktu der. [Buhâri]
Misalen dünya savaşlarına bakıldığında da büyük devletlerin, en tehlikeli görevlerin üstesinden on sekiz, on dokuz yaşında geçlerle geldiğini görürsünüz.
Çünkü yaşça büyük olanlar sürekli olarak kâr/zarar hesabı yaparlar ve kendilerini fedakârlıktan alıkoyarlar. Oysa gençler böyle değildir. Bu yüzden zaferi bekleyen ve düşünenler değil; duyguları, kalbini kışkırtanlar elde eder.
Henüz yolun başındayken işinizi, eşinizi ve hayatınızı İslâm’a göre şekillendirin ki, sonradan tevbe edenlerin yaşadığı sıkıntıları yaşamayın.
Hayatınızın her saniyesinin hesabını vereceğinizi unutmayın. Bugün hayatınızın ilk yıllarındasınız. Yapayalnız kalacağınız kabirde size arkadaşlık edecek olan ibadetlerin zorluklarına dayanacak yaştasınız. Lakin yarın oturmadan namaz kılamayacak, hastalıktan oruç tutamayacak hâle geleceksiniz.
Kıyamet günü aldığınız her nefesin üzüntü ve pişmanlık kaynağı olacağını bilin. Öğrenmek, öğretmek ve uygulamanın en kolay olduğu çağdasınız. Bu fırsat bir daha geri dönmeyecek. Namazlarınızı cemaatle kılın, her gün Kuran ile meşgul olun, sabah/akşam zikirlerini aksatmayın, istiğfar edin, nafile ibadetleri artırın ve İslâm davasına hizmet edecek iyi niyeti arkadaşlar edinmeye bakın.
·
28 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.