Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

REFORMİZM VE MODERN REVİZYONİZM
Reformcu ve revizyonist faaliyetlerin yoğunlaşması, faşist faa- liyetlerin yoğunlaşmasını tamamlayıcı niteliktedir. Fanatik gericiler çirkin karşı-devrimci eylemlerde bulunsalar dahi, reformist numa- raları asla bırakmazlar. Modem revizyonistlerle buluşma aşamasına kadar gideceklerdir. Reformizm ve modern revizyonizm faşizmin kırılgan zırhlarıdır. Silahlı bir devrim sürdürmeden önce yasal olanakların kulla- nılabileceği şeklindeki görüş kesin olarak aptalca bir umuttur. Eğer gericilere karşı silahlı bir devrim izlenmezse, kanun yapmanın ve parlamento hokus pokuslarının sonu gelmeyecektir. Gericiler, ge- rektiğinde anayasalarını dahi yeniden yazabilir fakat gerçekte yapa- cakları şey yalnızca daha fazla süsleme yapmak olacaktır. Gericiler, Filipinler tarihinin bu kritik aşamasında bir başka Anayasa Sözleş- mesi ile "barışçıl devrim" görüşmelerinin sürdürülmesini uygun bulmaktadır. Gericilerin belirli yasaları yalnızca taktik amaçlar için kullanı- labilir. Gerici yasaların, özellikle de geniş halk kitleleri ve baskıcı azınlık arasındaki ayrım çizgisi açıkça çizildiği zaman, bu yasaları yapanlara karşı dönüşeceğine inanan kişi aptalın tekidir. Tarihte ge- ricilerin barışçıl şekilde sınıf ayrıcalıklarının iptaline izin verdikleri- ni gösteren tek bir örnek bulunmaz. Halk savaşının yabancı ve feodal sömürünün günlük şiddetine karşı mücadelede sesini yükselttiği bir dönemde, karşı-devrimci fa- natikler arasında dahi "devrimci" ifadesi giderek daha fazla kullanıl- maktadır. Gerici hükümetin yürütme, yasama ve yargı organların- daki komprador-toprak ağası örgütlerin ve bürokrat kapitalistlerin sözcüleri, akla gelebilecek her toplantıda "yapısal reformlar" yap- maktan söz ediyorlar. Birdenbire, karşı devrimciler de dahil olmak üzere hemen herkes devrimciymiş gibi davranıyor. Ancak, gericile- rin sözlerinin analizi ile, açıkça ve yalnızca "tepeden" yapılacak ya da "kişilerin kalbinde" gerçekleşecek bir "devrime" izin vereceklerini görüyoruz. Halkın geniş kitleleri içindeki gerçek devrimciler için en ağır sözcükleri kullanıyorlar. Halka uygulanan faşist barbarlıkları meşrulaştırmak ya da bu uygulamaları daha da ağırlaştırmak için "devrimden" bahsediyorlar. Bu durumun ispatı için herhangi bir kişinin Marcos ve dalkavuklarının, Hıristiyan Sosyal Hareketi'nin, diğer dini örgütlerin ve benzerlerinin karşı devrimci özünü incele- mesi yeterli olacaktır. Devrimci kitlelere karşı en sert araçlar halihazırda devreye alın- dığı için, gericiler de kolaylıkla tatlı sözler kullanabiliyor. "Yurttaşlık çalışması", "toplum gelişimi", "hayırseverlik", "sosyal eylem", "refah devleti", "anayasa reformu" ve "kâr paylaşımı" gibi şeylerden daha fazla bahsediyorlar. Şu günlerde açıkça yalan söyleyen örgütlerin sa- yısında bir artış yaşanmakta. CIA ve Amerikan Cizvitleri, reformist örgüt kurma ve yürütme konusunda bugünlerde son derece aktif du- rumda. Yapılması gereken esas şey, organizatörlerin ve arkalarında bulunan destekçilerinin sınıfsal karakterlerini açığa çıkarmaktır. Marcos "milliyetçileri" ve Lava revizyonistleri, bugünlerde Mar- cos kukla rejiminin sert faşist yaklaşımlarını yumuşatmaya çalış- makta ve emperyalist tahakkümün yoğunlaştırılmasını kolaylaştır- mak için rejim ile işbirliği yapmaktadır. Milliyetçi Gelişim Hareketi, Kongre Ekonomik Planlama Bürosu, UP Yasa Merkezi ve diğer pek çokları, anti-emperyalistmiş gibi davranan, fakat her zaman ABD emperyalizminden ve yerel sömürücü sınıflardan imtiyazlar talep eden ve mücadelenin parlamenter mücadele ile sınırlı olması gerek- tiği konusunda ısrar eden örgütlerdir. Lava revizyonistleri, devrimci kitle hareketini sabote etmek için gerekli tüm özgürlüklere sahiptir. ABD emperyalizminin, Marcos kukla rejiminin ve Sovyet sosyal-emperyalizminin desteğiyle eski oyunlarını oynuyorlar. Onlar, Milliyetçi Gelişim Hareketi'ne ifti- ra atarak, devrimci kitlelere karşı Monkees-Armeng Bayan-Masa- ka (Lava) çetesi aracılığıyla kanlı entrikalar düzenleme konusunda uzmandırlar. Sosyal-emperyalist efendileri gibi Lavaların burjuva gerici çetesi de, Khruschev'in "barışçıl" konuşmalarından Brezhnev'in proleter devrimcilere ve halklara karşı açıktan şiddet eylem- lerine kaymaktadır. Marcos kukla rejimi ve Lava revizyonistleri, ABD emperyalizmi ve Japon militarizmi tarafından sağlanan garantiler altında Sovyet sosyal-emperyalizmiyle diplomatik ve ticari ilişkilere yöneliyor. Sah- te ümitlerle, ulusal burjuvaziden önce ve ulusal burjuvazinin bakış açısını kontrol etmeden önce Sovyet sosyal-emperyalizminin kendi- lerine anti-emperyalist yardım sağlayabileceğini düşünüyorlar. Sovyet sosyal-emperyalizminin ulusa ve hatta ulusal burjuva- ziye yönelik desteğini genişletebileceği yalandan ibarettir. Filipin Devrimi'nin herhangi bir aşamasına destek olmaları bir yana, Sov- yet sosyal-emperyalizmi şu anda sallantıda bulunan kukla devleti bir dereceye kadar güçlendirmekte ve komprador büyük burjuva- zinin Filipin hammaddelerine karşılık kalitesiz Sovyet mallarını yüksek fiyattan satın alarak Filipin halkını kandırmasına göz yum- maktadır. ABD emperyalizmi ise; halka, devrime, komünizme ve Çin'e karşıtlıkta Sovyetler ile müttefik olmalarından ötürü, Sovyet sosyal-emperyalizminin Filipinler'in sömürülmesinden pay alma- sına izin vermektedir. Sovyet sosyal-emperyalizmiyle diplomatik ve ticari ilişkiler Marcos kukla rejimine çok cazip geliyor. Çünkü Sovyet sosyal-em- peryalizmi ve Marcos kukla rejiminin ortak bir yanı var: ikisinin de karakteri bürokrat kapitalisttir. Aralarındaki tek fark, birinin tekelci bürokrat kapitalist, diğerinin ise kukla bürokrat kapitalist olmasıdır. Bürokrat kapitalistler, sömürülecek bir halk bulunduğu müddetçe her zaman birbirleriyle ilişki kurabilirler. Bürokrat kapitalizm; günümüzde ABD emperyalizmi, Japon militarizmi ve Sovyet sosyal-emperyalizminin yardımıyla varlığını sürdürmeye çalışıyor. Aynı zamanda, ülkedeki en gerici feodal ku- ruluşun reformist onayı ile kötü niyetli eylemlerini örtbas etmeye çalışıyor. Ancak Filipin halkı, kendi tarihinden ve aldatıldıkları me- selelerden fazlasıyla ders almış durumdadır.
Sayfa 168Kitabı okudu
·
53 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.