Gönderi

17 Nisan 1940'ta kabul edilen Köy Enstitüleri Kanunu ile birlikte Tarım Bakanlığı'nın saptadığı 11 değişik yörede köy enstitüleri açıldı. 1937-38'de açılmış olan 3 öğretmen okulu da enstitüye dönüştürüldü. Enstitüye alınacak çocuklar 5 yıllık köy okullarını bitirenler arasından seçiliyorlardı. Enstitüde 5 yıl okuyorlar, fakat bu öğrenimin yarısı kültür, yansı teknik-tarım oluyordu. Teknik-tarım dersleri uygulamalı oluyor, öğrenciler yapı yapmasını, marangozluğu enstitü binalarını yaparak, tarım ve hayvancılığın yeni yöntemlerini öğreniyorlardı. Kızlar ve erkekler birlikte okuyor, birlikte çalışıyorlardı. Mezun olanlar geldikleri yörede bir okula atanıyorlardı. Öğretmenin geleceği 3 yıl önceden ilgili köye bildiriliyor, köyün okul ve öğretmen evi yapması isteniyordu. 1954'e değin 25.000 enstitülü öğretmen yetiştirildi. Bu büyük başarı İnönü, Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel ve İlköğretim Genel Müdürü İsmail Hakkı Tonguç'un eseridir. Bu denli kısa sürede, savaş şartlarında, yokluklar içinde, Türkiye'nin değişik köylerinden 25.000 öğretmen yetiştirilmiş olması başlı başına bir başarıdır. Bunların içinden Fakir Baykurt, Mahmut Makal, Talip Apaydın gibi ünlü yazarlar çıkmıştır. 25.000 ilkel köye, Atatürk devrimine inanmış, çağdaş insanın gelmesi ise önemli bir olaydır. Bunlar hem öğretmen, hem çağdaş tarımcı, hem yapı ve marangozluktan anlayan, asgari sağlık bilgileri olan, köylünün hükümet kapısındaki işlerini çözebilecek, üstelik kendisi de yöre köylüsü olduğu için köylüleri anlayacak, onlarla iletişim kurabilecek insanlardı. Bugün Atatürk devrimi Türkiye'de kök salabilmişse, ülkemiz şimdiki gelişmişlik düzeyine ulaşmışsa, bunda köy enstitülerinin önemli payı yadsınamaz.
Sayfa 238
··
495 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.