Gönderi

AKSİ KAVRAYIŞ DÜZENİ
Salak ve aklı yozlaşmış bir toplum, Boşa geçen bir günün daha içinde. Desen ki her gerçeği, Müptezel bir gayede sığmaz, sıkışamaz bir yere. Bitmiş, tükenmiş veya vazgeçmiş, İşte bütün şarlatanlık bu. Yolunu gözlediği hiçlik, Aynı saçmalıklar üst üste, Biraz karmaşık, Ama daha da şımarık. Hiç bir yere varmaz bu bulutlar, İnsanlar altında gezerken. Nasıl zamandır bilmem, Eskisinden biraz daha beter. Öz başına kalsan zaman çabuk biter, Yağmurları bile kokar şehrin. Gecesi hapisten kurtuluş gibi, Sabahı, öğleni eziyete nazır... Kaldırım ve taşlarına dizili düzen, Bir zaman çürüyor ve yosunlaşır. Ne fark eder ama hiç bir şey fark etmez, Bu yollarını gündüz geldim gece gittim hep. Gündüzleri artık haberlerden hapisler, Geceleri de sanki yorgun bir kurtuluş. Lafım zayıf cahil karşısında, Çelimsiz durmuş arkama vuran güneş. Bir sapkınlık üzerine her şey, Girizgahı değişik bir vaziyet. Sarmaşıklarıyla leş, Alışılagelmiş bir salaklık. Aslında birde benim beynimi uyuşturan, Bu zalim ve ihtiyar, Karamsar, değişik saatler. Hece ölçüsü kan revan, Aruzları sakıncalı, Yolu yordamı bozuk. O zaman ne değişsin? Gündüzü unuttuğum mu? Sabahı sakıncalı ama niyeyse umutlu, Rengi siyah olmasın bunun. Kanalizasyon şebekesinden dökülen, Kötü bir hatırat gibi. Salaklığın ilacı mı yok? Sersemlik sersefil bir ödül. Yaşantı çalkantılı, Suskunluk vahim ama. Yolları yaşanmaz, Sersem olur düşer gibi. AYKUT BARIŞ ÇELİK
·
40 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.