Kinyas ve Kayra… İki ayrı insan, iki ayrı yorum, iki ayrı bakış açısı. Aynı noktada buluşup, sayısız hata yaparlar. Hayattan, insanlardan, iktidar ilişkilerinden, sahteliklerden nefret eden bu iki arkadaş aslında birbirleriyle de tam anlamıyla doyurucu bir ilişki kuramazlar. Belki de birbirlerine de yabancıdırlar. Kitabın ilk bölümlerinde bu yabancılaşmayı, bu ikili ilişkiyi anlamaya çalışıyoruz. Sonra bir kopuş başlıyor ve bu ikili aynı noktadan birbirine ters iki ayrı doğruya ilerliyor ve bir daha birbirleriyle kavuşmuyorlar. Sadece yazdıkları birleşip Hakan Günday adındaki bir yazara basılmak üzere gönderiliyor. Kinyas yeniden terk ettiği ailesine kavuşmak, hayata yeniden sarılmak amacında. Sevgiye, ilgiye yeniden inanmaya çalışıyor. Kayra ise hayatına son verme planları yapıyor. Aşkı yanı başında bulsa da yüz çeviriyor, ölümü tercih ediyor… Aslında bir nevi hayatın farklı şekillerde yaşanabileceğinin, kötülük yapan insanlar için bile farklı bir sonun mümkün olduğunun mesajını veriyor yazar bu iki karakterle… Ama olay örüntülerinde derin toplumsal analizler, eleştiriler var… Özellikle yazarın televizyon ile ilgili görüşleri son derece dikkate değer geldi bana. Gerçekten gün boyu başka insanların hayatını izleyip durmamız, röntgencilik yapmamız, ölen bugün biz değiliz diye sevinmemiz, tüm bunlar insanların iki yüzlü davranışlarına verilen güzel örnekler… Dindarlık adına yapılan ötekileştirmeler, dayatılan fikirlere yönelik beyin fırtınalarının da son derece kıymetli olduğunu düşünüyorum… Hakan Günday’ın okuduğum ilk romanı. Sanırım Az ve Daha ile devam edeceğim. Bence farklı bir tarz. Betimlemeleriyle düşündürücü…

Kinyas ve KayraHakan Günday · Doğan Kitap · 202227k okunma

·

45 views

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Kitabinaslibu