Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

İsmet Özel
Evet, ilmektir boynumdaki ama ben kimsenin kölesi değilim tarantula yazdılar diye göğsümdeki yaftaya tarantulaymış benim adım diyecek değilim tam düşecekken tutunduğum tuğlayı kendime rabb bellemiyeceğim razı değilim beni tanımayan tarihe beni sinesine sarmayan tabiattan rıza dilenmeyeceğim. Gittim su çektim en derin kuyudan en hileli desteden kendi kartımı çektim yaktım belgeleri bütün tanıkları yok etmek için ricacıları öldürdüm onlar bu dumanlı dünyanın beni nasıl özlediğini görmüş olabilirdi gerçekten özlemişti beni dünya öze çekmişti özüm gelinceye kadar bana temas etmişti bu dokunuş parlatınca beni benden biraz dünya isteyen ricacıları öldürdüm ve kıtal bitti. Yazık. Yazık ki yazgımın boyası koyu. İnilecek kadar indim. Hayfa. Yine bir geçitteyim, yeniden bir liman şehri bura eskilerin tayfası yine hep buradalar hep bilinen tecimenler, tanıdık yosmalar havada hayza benzeyen aynı koku binalara yaklaşırken eskisi gibi sıklet artıyor hâlâ ayırt edilemiyor dişli gıcırtıları çocuk çığlıklarından tanıyorum bunlar bulutlara bakmak için penceresi evlerin bu da deniz hırs püsküren, toynak durduran deniz rezeleri yerlerinden oynatan vâdeden, vâdeden, vâdeden tesellicimiz. Bir yanımda kıyısı kışkırtıcı ufku muallâk deniz, bir yanımda kamu açıklamaları, genelgeler, tahvilât kimin yüzünü çevirdiysem hüznü de sevinci kadar ıskarta… Niye indim buraya ben? Boşuna mıydı yol boyunca benliğime musallat olan belâ? Bir çevrim tamamlandı mı şimdi? Yine mi döndüm başa? Olmaz diyor yanımdan ayrılmayan vaşak kimse başa dönmemiştir, dönemez hele sen geçtiğin o ormanlar rüyalarındaki canavarlardan sonra çok uzaksın o ilk fırlatıldığın zamana. Aldanma bunlar tayfa değil burada doğdu hepsi denize hiç açılmadılar denizi sen kadar bile tanıyan yoktur aralarında her biri uzak bir beldeden geldi sanılsın istiyor yosmalar böylece saygın fahişeler arasına katışacaklar müptezel birer facire ofsalar da. Tecimenler, onlar da sahi değil onlar da olmayan tayfaların gemilerinden çıkan malları sattıklarına inandırmak istiyor şehrin acemi insanlarını. Sen ve yağmur. Başa dönemezsiniz. Öyle bir yol yürüdünüz ki ancak dönüş yolunu yok ederek gelebilirdiniz inişiniz bir iniş olurdu başa dönmemecesine. Yağmur yalnız yağarken yağmurdur sen yalnız senken sensin burada kalamazsın ve başa dönemezsin
·
54 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.