bu ağaçlar kamburunda kaç aşığın
kalanın ve gidenin hatırasını taşır
yüreği kor olana
ayın sâyesi olur mu su gibi teselli
savrulmakta umutlarım
bir köksüz nilüfer misali
bulamadım içimde kalanı
içime döken bu ırmağın çaresini
ne büyük yanılgı, kendini bir parça
başkasını bütünün sanma hali
sustu sinemde uğuldayan, aciz rüzgarın sesi
ve karardı gök, hüznün yağmurlarını yüreğimin boşluklarına boşaltır gibi
susturulan, bastıralan, dinlenilmeyen
ve öfkesi dinmeyen çocuklar
merhametten çok sokakla hemhal olmuşsa
nasıl olur da çıkar her yangından
bir bütün olarak ve dimdik bir duruşla
bu yüzdendir ki sağ çıkılan her yangın
yarası kanayan, durmayan
ve kabuk bağlamayan her çocuğun
hayatındaki tek muamma
şimdi her limana sürgün kalbim
binbir fırtınayla boğuşmakta
semâ arkamda deryâ arkamda
lakin
yelkenlerim açılmamakta
yönüm kayıp, yolum kayıp, ruhum kayıp
ufukta görünen yalnızca bir sis
kapıldığım hülyalar ise sahici değil
göğsümü siper ettiğim
bu ıstırap dolu savaşta
bulmayı umduğum tek şeydi
sonsuz sükûnet
ve
derin sevinç
ebrar🕯️