Bazen şöyledir: Ne yapsak ne etsek olmaz. Neresinden tutsak elimizde kalır. Hiddetlensek de durmaz, yalvarsak da. Olur biter olacak olan. Akar gider zaman. Önünde yıkar duranı. Yıkar geçer, tüm iyi niyetimizle orada dimdik dursak dahi. Uyar'ın o çarpıcı mısraı gibi yok eden bizizdir her şeyi, her şeyi tamir etmek isterken üstelik: "Her şeyi düzeltmeye kalkışmanın yok ettiği" budur sevgili okur. Zorlamamalı hiçbir şeyi, hiç kimseyi. Var olun.
Turgut Uyar - Yaralı Olduğunu Sanan Birisinin Hüznüne Gazel
Her Pazartesi , Yapı Kredi Yayınları, s.103
Şehir birden başladı, sol tarafta hendekler
işportacılar, dükkancılar ve akşamüstüne gidip gelenler
ve onun hüznü vardı
Şehirler olsun varsındı ve manavlar kapansındı.
evlerin ince bir buğuya, bir cinselliğe kapansındı
ve onun hüznü vardı
Aksaçlı ortodokslarla dövüşken çocuklar.
aşk romanları ve trafolar ve “Sen ne güzelsin”ler
kendilerini bitmez sansındı
Nalbantlar resamlarla ve bütün tarlalar çarşıda.
hele yılgınlıklar bir sabah temizliğinde
ve bir coşkudan artan sarı bir şeyler vardı
Bir yitik gibi yüceden, bir anı gibi bir sancıdan
ve onun hüznü vardı
“Her şey atılıyordu. Bitmiş sigaralar. otobüs biletleri. kullanılmış pamuklar muayyen zamanlarda. tarifeler. yaz gümrükleri. gazocağı iğneleri. kötü çıkmış resimler. bir yatma. bir evin on iki yıllık badanası. bir tarih kitabı. kazanılmış bir savaş ve sonucu. bir anlamsızlık. ölü bir çocuk ve pabucu. kibritler. sinemalar. Ve.”
onun hüznü vardı
Ah ellerim, ah beni hatırlayan herkes
Bir kötü romanda beşinci kişi gibiyim falan
ve beni tanımayan herkes
Ben aranan bir şeyim bir parça analjezik.
sesim dükkânsızlığın sesidir bir parça aralık
tahta kepenkli tahta kepenksiz bir parça aralık
Sokaklarda.
Havralarda.
Yataklarda.
Dünyada.
ve onun hüznü bir haydudun hüznüdür
biraz da kendinin yaptığı
··
70 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.