#kuklacı #EmreTimur Emre Timur'un tüm kitaplarını okumuş bir okur olarak son kitabı Kuklacı'yı merakla ve sabırsızlıkla bekledim. Kitabı iki defa okudum. İlk okumam da merakıma yenilip soluksuz okuyacağımı bildiğim için bitirdikten bir hafta sonra kitabı tekrar okudum. Bu defa sakince, düşünerek, her bir satırını dikkatlice okudum. Kitabı bitirdiğimde aklımda deli sorular ile başbaşa kaldım :-) Alegorik bir eser öncelikle bunu belirtmeliyim. Üç gündür düşünüyorum okuduklarım üzerine. Acaba, olabilir mi? Sorularımla savaşıyorum. Varoluşçu Edebiyat'ın örnekleridir Emre Timur kitapları. Varoluşçuluk, insan varlığının varoluş hâllerini, tarzlarını ve süreçlerini anlamaya çalışan felsefi düşüncelerdir. (bu bir cepte :-)) Yukarda Alegorik bir eser olduğunu söyledim (ki bu benim düşüncem) Alegori, kurmaca metinlerde gerçekliğin içinde yer alan toplumsal sorunları, sistemin yarattığı meseleleri ve insan doğasının aksak yanlarını sembolize ederek anlatılmasıdır. (bu da iki cepte) Şimdi gelelim Kuklacı 'ya ; Dünyanın bilmem kaç milyonuncu yılında, o zamana kadar bin savaş ve bin kıyamet görmüş dünyada ; elli bin kellelik ve her geçen gün batan bir taş parçası Ada'da yaşayan, babasının kim olduğu muallak, yine de baba bildiği yatalak adama bakan, kendi kendine marangozluğu öğrenip bunu kendine meslek edinmiş, doğuştan bir bacağı olmadığı için, kendine mükemmel takma bir bacak yapacak kadar usta , çocuk yaşından itibaren insanlardan uzak duran ve yine kendi yaptığı maskeler ile sokağa çıkan sıradan bir adam ; KUKLACI. Satır aralarına ustaca gizlenmiş karakter ve olaylar ile hayran kaldığım ve beş gündür üzerine uzun uzun düşündüğüm bir kitap Kuklacı. Apokaliptik bir dünyada olsa Emre Timur 'un katmanları olmayan, varoluşu, insanlık tarihini, sorgulamayan, okurunu düşündürmeyen, ve hattâ allak bullak etmeyen bir eser kaleme almayacağını bilecek kadar tanıyoruz artık. Kuklacı'nın ; tarihe damgasını vurmuş, doğumu milat kabul edilmiş, marangoz, Nasıra' lı İsa'yı işaret ettiğini ve Platon'un mağara alegorisini vee (daha fazla spoi vermeyecegim) satır aralarına incelikle işlediğini söylesem :-) "O cennetin krallığına gitti! Ve bir gün gelip bizi de kurtaracak!" Kitabı okuyup, düşünün ve sonrasında yorumlarda buluşalım sevgili kitap dostlarım. " On bir takipçi ve Kuklacı... Masa etrafında şarap ve ekmek... Bir de calıntı ördek... Bir ekmeği herkes elden ele dolaştırıp böldü ve ısırdı. "

KuklacıEmre Timur · Az Kitap · 202453 okunma

··

449 views

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

İlkay Yurttaş Koşar