Yamalı Yürekler
Herkese Merhaba
Bugün sizlere 
Abdullah Küçükkaya kaleminden 
Yamalı Yürekler kitabının yorumu ile geldim
Mayıs ayının sıradaki kitabı ile sizlerleyim. 2024 yılı basımlı 284 sayfalık bir kitap.
𖹭Yağmurlu bir ilkbahar sabahıydı. Kara Konak'ta yaşayan bir kız, içine işleyen gamlı gamlı öten bir kuş sesine uyandı. Yatağından doğrulup baktığında, kabarık tüylü, sivri kulaklı, alev alev yanan kırmızı gözlü, kan damlayan kıvrık gagalı bir baykuş olduğunu gördü. Bu kuş onun dün gece ki karanlık düşünceleri için onu ikna etmeye gelmişti. Konaktan yüreğinin derinliklerinde kanayıp akan gözyaşlarını elinin tersiyle silip, umutsuzca koşarak ayrıldı...
𖹭Yamalı köy, Eğri köprü yakınlarında küçük bir gölet kıyısına kurulmuş Sivas'ın şirin bir köyüydü. Kerpiç evleri, topraklı yolları, gözü yaşlı anaları, tıpkı bir gurbet türküsüne benzerdi. Köy fukaralığıyla bilinirdi. Elbiselere yama yapa yapa olmuş mu sana köyün adı Yamalı köy. Ama sevda dediğinde, Mecnun gibi Ferhat gibi olur buranın insanı. Aşk en çok bu köyde ki insanlara yakışır.
•Rabia Ana; Yetmişine gelmiş yüzünde hala çiçekleri solmayan, Yeşil Türbe'nin hizmetkârı, Ali'ye ana olmuş bir kadındı. Kimseye söyleyemediği büyük bir sırrı vardı. Peki neydi o sır? Çilekeş kadın, başına biriken onca dertle nasıl baş edecekti, o naif yüreği dayanabilecek miydi bütün zorluklara?
•Ali; ne Yamalı köyün insanına benzer, ne kıyafetleri yamalı olur, ne de onlar gibi sevdalanırdı. Ali onlardan farklıydı. Uzun bir zaman önce yüzü peçeli bir adam bir gece Yeşil Türbe'de ki Rabia ananın kollarına Ali'yi bırakmış ve zamanı geldiğinde geri geleceğim diyerek gitmişti. Ali'nin bilinmezlik içindeki çırpınışları diner miydi o azapları, acıları, sancıları iyileşir miydi o merhemsiz yaraları?
•Hasan; sevdası için aklını yitiren, konuşmayı, yemeyi, içmeyi unutan sabah çıkar akşama kadar dışarıda dolaşan Rabia Ana'nın torunudur. Peki Hasan'ı bu hale getiren sevdanın aslı neydi?
•Bir de Kuşçu Ömer var. Rabia Ana'nın torunu. Bu dünyada nefes alıp verse de bu dünyadan olmayan, efsunlu, billuri, bembeyaz tüyleri, gizemli bir ışıltıya sahip Ak Güvercin'i yakalamaya çalışan bir çocuktu. Dünyanın en tatlı, en temiz yürekli çocuğu Ak Güvercin'i yakalayabilecek miydi?
•Hurdacı Ahmet; Rabia Ana'nın kocası lakabından da belli olan hurdacılık ile geçimini sağlardı. Ve bir gün beklenmedik bir anda pencerelerine yaralı bir kuş konmuştu. Hayat onlar için bir başlangıç mı olacak yoksa sonları mı olacaktı orasını Allah bilir..
•Yağmur Bey; Kara Konak'ın sahibi. Yamalı Köyün üstüne kara bir bulut gibi çökmüştü. Kumar borçları için define peşine düşmüş, Yamalı köyün insanlarına tarlalarını satmaları için yapmadığı zulüm kalmamıştı. Her yerleri almış ama borçları bitmemişti. Üstüne bir de arkadaşım dediği Ferman Bey ona bir oyun oynayınca ortada kalakalmıştı.
•Ferman Bey; sümüklü oğlu Erhan'a Yağmur Bey'in borçlarına karşılık güzeller güzeli kızını isteyen, bir de köyden biriyle nişanlı olan bir kızı kandırıp kendine eş yapan yılanın, pisliğin tekiydi. Yağmur bey ne kadar kötüyse Ferman Bey onun iki katıydı.
𖹭Bu pencereye konan kuşun adı Zemheri'ydi. Yağmur Bey'in kızı, sümüklü Erhan'a eş olacak Zemheri'ydi. Doğumundan bu yaşına kadar başına gelmeyen olay kalmamış güzeller güzeli yaralı kuş. Günler birbirini kovalamış, bahar serinliği sıcak yaz günlerine bırakmış Zemheri'nin evden kaçıp Hurdacı Ahmet'e sığınışı bir ayı devirmişti. Ve Zemheri'nin düğün günü olan o kara gün ayın on dördü gelmişti. Akşamın karanlığı tüm pislikleri kapatacak mı yoksa ortaya dökecek mi hep birlikte göreceğiz. Bütün sırlar bir bir ortaya çıkacak mı? Köyü ve köylüleri nasıl bir son bekliyor? Zemheri'nin mahzun bakışları, Ali'nin kaybolmuş kendini arayan hali bu benzer çaresizlik nasıl olmuşta bu hale gelmişlerdi? Yüzü peçeli adam yirmi yıllık kördüğümü çözmek için geri gelecek miydi?
𖹭Çok fazla karaktere sahip bir kitaptı. Olayların içine girmek zor ama girildiğinde o dünyada sende koşturmaya başlıyorsun. Köy hikayeleri severler bir bakın derim. Benim için bu türde ikinci okuma oldu. Köy havası, olaylar, sonunda konunun bağlanması benim hoşuma gitti. Kördüğüm olmuş ilmekler bakalım nasıl çözüldü?
Yazarımızın kalemine sağlık
Kitap ile ilgili düşüncelerinizi yorum bırakabilirsiniz
Okumayı ihmal etmeyin
im t u b i s ʚĭɞ
·
95 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.