288 syf.
10/10 puan verdi
Esselâmu aleyküm ve rahmetu’llâhi ve berekâtûhû..
بِسْــــــــــــــــــــــمِ اﷲِارَّحْمَنِ ارَّحِيم
Öncelikle iyi ki okudum demek istiyorum, iyi ki nasip oldu da okudum Bu güzel esere benden önce kıymetli ablam 
ℳüTℰᏉᎯℤıᎾᏦUℛℋᎯℕıℳ 'cığımın gözleri, elleri, hisleri değdi. Ondan da bana nasip oldu elhamdülillah. Yaşanmışlık var idi (çizili satırlar) lâkin biz biraz daha fazlasını yaptık, daha fazla yaşadık sanki :))
Kitabı güzel yürekli 
Kalb i Mecruh kardeşim ile okumak nasip oldu. Çok önceden sözleşmiş idik. İyi ki Bi başıma okumadım diyorum, o da öyle diyor :) beraber daha keyif aldık çünkü. Günde üç bölüm şeklinde okuduk, son güne bir tane kalmıştı o şekilde yaptık, tek sayılara sünnete binaen. Belki ondan ayrı bi haz aldık, istifademiz de ziyade oldu. Şöyle ki, her gece olmasa da çoğu gece (ben bi iki kez dahil olamadım aynı vakitte okumaya) aynı saatte başladık, okuduk, geldik üzerine sohbet ettik. Anladıklarımızı, bisi etkileyen şeyleri paylaştık. Hatta konudan bağımsız çok güzel yerlere de değindik. Bu durumdan çok keyif aldık gerçekten bu da kitabın yani okunan bölümün kalıcılığını sağladı :) kendisi ile muhabbet çok tatlı bu arada :)
(iyi ki varsın kalbi güzel, birlikte nice kitaplarda buluşmak duâsı ile)
Kitabı zaten bilmeyen kalmamıştır. Kıymetli Sadettin Ökten beyefendi ile Kemal Sayar hocanın Erkam radyoda bir takım konular üzerinde ettikleri muhabbetin kitaplaştırılmış hâli. Şahsen ben okurken bu güzel ortamı sesli dinliyormuş havasına çoğu kez kapıldım. Kitapta en yoğun hissettiğim duygu tevekkül ve tefekkür idi. Bize sık sık elinden geleni yap ve ötesini Rabbine bırak anlayışı telkin edildi yazarlar tarafından. Sadettin Ökten beyefendinin de sürekli vurguladığı tefekkür idi. Adam gerçekten sıkılmış betonlaşmadan, bize de dört duvar arasına sıkışmayın, ruhunuzun kâinâtın güzelliklerini temâşâ etmesine izin verin diyor. Gökyüzüne her gün bakın, tefekkür edin diyor. Ve insanların modern yaşam adı altında göklere kadar uzanan yapılardan gökyüzünü göremediğini ve bir de moderniteye kendini kaptırıp işte alışveriş merkezine rağbetin gereksizliği, sürekli kafaların telefon içinde olmasından yakındığını görüyoruz ki sonuna kadar haklı.
Bir yere gittiğimiz vakit çekip paylaşma telaşından ortamın güzelliğini görmüyoruz, görüyoruz da tadına varamıyoruz. Herşey çek&paylaş olmuş. İnsan yaşadığını bile anlamıyor, ömrünü böyle yok ediyor. Üstadlar da bundan şikayetçi, haklılar da.
İnsan kafasını kaldırıp gökyüzüne bi kere baksa, o kayan bulutları görse birazda derin boyutlu düşünse, gerçekten dünyaya gitmeye geldiğini de idrâk ediyor. Herşey geçiyor, hiçbir şey yerinde kalmıyor.. Kâinat bi düzen içinde akıp gidiyor ve buna insan ömrü de dâhil. Dünyaya fazla kapılıyoruz, bizi sarsan kendine gel, sen kalıcı değilsin diyen insanlar olmalı hayatımızda. Yok mu? O zaman kitaplar olmalı. Olmalı ki unutmayalım asıl yurdumuzu. Bi gün hepimizin o sürüklenen bulutlar gibi sürüklenip asıl yurdumuza gideceğimizi unutmayalım..
Israrla değindikleri bir diğer konu ise Batı hayranlığı. Batı taklidi, batı zihniyetinde kaybolmuş beyinler.. Sık sık özümüzün daha doğal, daha göz alıcı, daha anlatılası, yaşanılası ve kıymet bilinmesi gerektiği vurgulanıyor. Köklerimizin ne kadar sağlam ve güzel olduğunu görmek için sadece bakmamız yetiyor oysa ki..
Ve umut..
İnsanın ne olursa olsun asla kaybetmemesi gereken şey.
Çok daha fazlasını kattı kitap bana lâkin ben sadece üç şeyi söyledim : tevekkül, tefekkür, vefâ, geçmişe vefâ, öze, köklerimize vefâ.. Bu da en güzel doğal ve samimi, taklitten, modernizmden uzak yaşama ile mümkün.
Kalıcı değiliz madem bu dünyada nedir bu prangalar?
Ruhumuzu, bedenlerimizi, kalplerimizi sarmış..
Risale-i Nur da şu ibare geçer : ‘‘ (...) sen burada misafirsin. Ve buradan da diğer bir yere gideceksin. Misafir olan kimse, beraberce getiremediği birşeye kalbini bağlamaz. Bu menzilden ayrıldığın gibi, bu şehirden de çıkacaksın. Ve keza, bu fâni dünyadan da çıkacaksın. Öyle ise, aziz olarak çıkmaya çalış. Vücudunu Mûcidine feda et. Mukabilinde büyük bir fiyat alacaksın. Çünkü, feda etmediğin takdirde, ya bâd-ı hevâ zâil olur, gider, veya Onun malı olduğundan, yine Ona rücû eder. ’’
Asıl gayeyi hatırlayıp dünyada kalıcı olmadığımızı her dâim hatırda tutabilmemiz duâsı ile.. ⚘
Öyle güzel öyle verimli geçti ki bu güzel kitap, bana eşlik eden güzel insanı da asla unutmayacağım. Vardır öyle kitaplar değil mi zihninizde, kalbinizde, unutmadığınız ve öyle insanlar da.. İyi ki var öyle insanlar da öyle kitaplar da. Karşılaştıran ve dahi o anları yaşatan Rabbimize sonsuz hamdü senalar olsun..
Okumayanlara ; bir kitap arkadaşı ile okuması ve bizim gibi üzerine sohbet etmesi gerekçesi ile tavsiye olunur :) yalnız inanın tadı çıkmazdı.
Hayırla kalın.. 𓅫
·
700 views
Aleyküm selam Ve Rahmetu'llahi ve Berekatuhu ablam ♡
İyi ki yollarımız kesişmiş ve iyi ki bu yolculuğa beraber çıkmışız. Elhamdulillah ღ
Seninle de sohbet etmek okumak , çokça keyifliydi .
Estagfurullah o senin yüreğinin güzelliği.
Baktığın benim gördüğün sensin.// Mevlana
Sende iyi ki varsın ablam
Birlikte nice kitaplarda buluşmak dileği ile inşaAllah 🌹
Ayrıca yine incelemen çok güzel olmuş her zamanki gibi kalemine sağlık. ✨️
Ve tekrardan iyi ki ♡♡
Kesinlikle katılıyorum yalnız okuduğum için ben senin aldığın kadar tat alamadım çiçeğim. Doğrusu böylesi kitaplar mutlaka bir dost ile okunacak ve bol bol üzerinde konuşulacak. Maalesef ki benim böyle bir imkanım olmadı o yüzden serinin devamını da almadım. Kitabı çok sevdim ki Kemal Sayar sevilesi bir yazar. İnşaAllah seriyi tamamlamak nasip olur sana kuzucum bu ablacığını da duanda unutma daha güzel kitapları kitap dostlarınla keyifle zevkle okuman duası ile. Belki bir gün birlikte farklı bir yazarın farklı bir kitabını birlikte de okuruz inşaAllah Sevgiler canısım💕🌸
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.