Gönderi

"Biz bir ülkeyi yok etmek istediğimiz zaman, şımarık varlıklılarına emrederiz, onlar itaat etmeyip orada kötülük işlerler. Böylece, o ülke helaka müstahak olur, biz de onu yerle bir ederiz." (İsra Suresi-16. ayet) Bu ayete ilk bakışta belanın geleceği kesimin o ülkenin zenginleri, bunlara yol veren yöneticiler gelebilir, ancak tefsirlere baktığımızda ne diyor: Fi-Zilal (Seyyid Kutup) : "Bir millet yok oluşunun sebeplerine sarılıp, orada bozgunculuğun ele başları çoğalır da millet onları engellemez, yaptıklarına seyirci kalırsa, yüce Allah bu bozgunculuk önderlerini onların üzerine salar ve onları saptırırlar. Böylece sapıklık orada yaygınlaşır. Millet çözülür ve dağılır. Allah’ın yasası gerçekleşir. Yıkılış başlar ve o millet yok olur. Millet; bozgunluğa önderlik yapanları engellemediği, bozguncuların varlığına izin veren düzenlerini düzeltmediği için başına gelen felâketten bizzat kendisi sorumludur. Zaten bozguncuların bizzat bu varlıkları bile, yüce Allah’ın bu bozguncuları onların başına salmasının ve orada bozgunculuk yapmalarının nedenlerinden birisidir..." Seyyid Kutup'u fazla siyasi bulanlar için Hanefi Mezhebinin İtikadi İmami olarak görülen Maturidi'nin Tevilatül Kuran tefsirine kulak verelim bir de: "...Celil olan Allah, geçmiş ümmetlerden bazılarını, azlık ve darlık durumunda değil, ancak sayılarını çoğalttıktan ve dünya varlıklarını bolca verdikten sonra helak ettiğini haber vermiştir. ..." Kur'an Yolu Tefsiri (Diyanet) : "Allah’ın şımarıkları iş başına getirmesi, ilgili toplumun serbest iradesiyle kötülüğe sapmış olmasının tabii ve kaçınılmaz bir sonucunu ifade etmektedir." Günümüz şartlarında Müslümanın hali Gazze'ye baktığımızda eli kolu bağlı, sadece dua etmekle yetiniyor. Bu da imanın en düşük hali, yani hadiste belirtildiği gibi "Bir kötülük görürseniz elinizle (savaş), buna gücünüz yetmezse dilinizle ( avam kesim nasihat, vaaz; gazeteciler/aydın kesim medyada, gazete sayfalarında vs.) , buna da gücünüz yetmezse buğz (içinizden beddua, dua, o kötü amellerden uzak kalmak, benimsememek vb.) edin" diyor. Bunu yapmadığımız şartlarda belki bizim nesil görmeyebilir, ancak çocuklarımız, torunlarımız müstahak olur, Allah vadetmiş ayetinde zira. Bulunduğumuz coğrafyaya, savaşlara, dünyaya yön verenlerin tv'de, gazetelerde, dergilerdeki siyasi mülahazalarına, tezlerine, tarihi gerçeklerine, kutsallarına bakarsanız etrafımız çevirili ve çember gittikçe daralıyor. İslam alemi parçalanmış vaziyette. Sünni, Şia, Vahabi daha onlarca mezhep ve görüş var. En yakın örnek Irak ve Suriye var. Amerikanın eski istihbarat yöneticilerinin bu coğrafyada kendilerine kul olanları iş başına getirme gayreti içinde olduklarına dair itirafları, deşifre açıklamaları ortada. Ve Allah gazabını bunların eliyle bize verebilir. O zaman senin onlar gibi giyinip, yediğin, düşündüğün de fayda vermeyecektir Ey Müslüman. (sözümüz onlar gibi düşünüp, yaşayanlara değil, ancak Allah herkese iman versin, ihlas, irfan versin. Zira Allah herkesi aynı İslam fıtratı üzerine yarattığını söylüyor, yani " benim bilgim yoktu, bana söylenmedi, ben Antartika'da doğmuş bir Eskimo'yum ya da benim atalarım İnka Kabilesi'ndenmiş, yaprak yer ve giyerdik" demek çözmeyecek işi. Dönenlerden de (mürted) eylemesin. Amin.)
·
58 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.