Merhaba okur arkadaşlarım; Uzun zamandır sizin gibi okumayı seven arkadaşlarımda görüp merak ettiğim sevgili Aynil Onur Yüksel hanımın kitabını alıp okuyabildim sonunda! Bir süredir okuma tembelliği yakamı bırakmıyordu, bunu üzerimden atmamı da sağladığı için çok mutlu olduğumu söylemeden geçemeyeceğim. Yazarımızın aslında isimleriyle de dikkat çeken üç kitabı var. Nisan Yağmuru, Eylül Rüzgarı, Kış Güneşi… Bu isimler hikaye içinde karakterlerin isimlerini oluşturuyor. Seri gibi görünmesine rağmen üç kitabın da hikayelerinin farklı olduğunu duymuştum, o yüzden birbirinden bağımsız olarak Eylül Rüzgarı kitabıyla başlamak istedim. Rüzgar’ın yağmurda sırılsıklam olmuş ve biraz da sakar Eylül’ü ofis penceresinden görmesiyle başlar hikaye. Rüzgar’ın bulunduğu plazaya doğru yönelip gözden kaybolur Eylül. Rüzgar istemsiz bir şekilde kızı görebilmek için aşağıdaki cafeye iner. Sonrasında hikaye nasıl gelişir? Küçüklüğünde ailesinden sevgi görmeyen Rüzgar, içinde eşi Melis’e bile hiç hissetmediği duygularla baş edebilecek midir? Eylül’le yolları kesişmesiyle beraber ard arda gelen olaylar ve bir cinayet… Güzel ve zeki bir kadın olan Meltem kim? Kaza süsü verilmiş bir cinayete mi kurban gitti yoksa talihsiz bir kazaya mı? Tüm olanların Rüzgar’la ilgisi ne, Nilgün Başkomiser bu cinayeti çözebilecek mi? Pelin ve Can’ın yardımları işe yarayacak mı? Evet yeterince kafa karıştırdıysam aşk ve polisiye severlerin ikisi bir arada severek okuyacağı bu hikayeye kesinlikle tanıklık etmesini tavsiye ediyorum! Yazarın akıcı üslubu ve hikayedeki ayrıntılarla kitap karakterlerinin gerçekten ete kemiğe büründüğünü hissedeceksiniz. Bitirdiğimde Rüzgar ve Eylül’ün, Pelin ve Can’ın bir yerlerde hayatlarına devam ettiğini düşünmeden edemedim. Benim için sırada yazarımızın diğer kitapları var. Sizlere de bu güzel hikayeyi keyifle okumanızı diliyorum. 🩵

Eylül RüzgarıAynil Onur Yüksel · İkinci Adam Yayınları · 202231 okunma

·

39 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Aslı Menkiş