Gönderi

127 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
14 saatte okudu
"DENGEYİ YAKALAMAK" "Hayatta yaptığı her eylem ve yürüdüğü yolda ailesinin izlerini taşırdı insan. Yaşam denen uzun yolun başladığı andan itibaren günün her anında yer bulan aile izleri tek bir lahza için bile silinmezdi. Seçimlerden ibaret olan bu hayatta karşına çıkan her sapakta bir doğruluk süzgeci kullanırdı yaşayan her beden. Doğruluk süzgecinin temellerinin atıldığı yer ise aileydi. Süzgecin üstünde doğrular kalır yanlışlar ise elenir giderdi." Farkında olupta yapmadığımız, görüpte görmezden geldiğimiz, hızla tükettiğimiz hayatımızda kaçırdığımız ne çok an, ne çok insan, ne çok umut var. Her gün penceremize konan umursamadığımız, elimizle ittiğimiz. Kitabın baş kahramanı Leyla'nın rüyalarına yolculuk ediyoruz. Bir medya şirketinde çalışır Leyla. Çekim yapması istenir patronu tarafından. Günlerce araştırma ve incelemeler sonucu sahil kenarında metruk bir kulübe bulur. Kulübenin sahiplerini bulup izin almak isterken araştırmalar sonucunda şaşkındır. Yakın geçmişte o civarda kaybolan iki genç ve işlenen cinayet olduğunu öğrenir. Arkadaşı Eris'in yemek davetine isteksiz olsa da katılmak zorunda kalmıştır. Muhabir Müge, cinayet masasından komiser Bayram ve Barış ile tanışır. Barışla aralarında bir çekim başlar. Fakat Leyla'nın sürekli rüyalarına giren bir kar küresi kafasını karıştırır. Kar küresindeki mavi bereli biblo ile rüyalarında ona fısıldayan ses tüm dengesini alt üst eder. Rüyasındaki kişiye aşıktır. Gerçek hayatla rüyaları arasında gelgitler yaşar. Kaybolan gençleri ve cinayeti araştırmaya koyulur?Antikacının tüm uyarılarına rağmen vitrinde göze çarpıp gördüğü fotoğraf makinesini çekimlerde kullanmak için alır. Fotoğraf makinesinin içindekiler kulübede islenen cinayet ile ilgili bilgiler sunar Leyla'ya. Kar küresindeki gizem? Leyla geçmişiyle nasıl yüzleşecek? Antikacı dükkanında yer alan aynadaki sır? Kaybolan gençler bulunacak mı? Evlilik, çocuk ebeveyn, arkadaşlık, ikili ilişkiler. Kişinin hayatının merkezine kendisini koyması Kendi benliğine öncelik vermesi, ders çıkaracağımız, hayatımıza yön verecek; macera, polisiye türünde gizem ve sırlarla dolu zekice kurgulanmış bir psikolojik roman. Kitapla kalın. **"Bir nefesle başlayan dünya konukluğunda küçük adımlarla örülürdü koca bir hayat. Çocukluk denilen safha ise anne kucağının sıcaklığıyla babanın güven dolu gölgesinde geçerdi. Doğan bebeğin ilk gördüğü yüzler onlara aitti, emeklemekten yürümeye geçerken tuttuğu eller ve ayağı açıdığında sığındığı gölgeler. Geceleri kabuslar gördüğünde korkuyla uyanır ve "Anne!" kelimesini dudaklarından dökerdi. **"Miras yalnızca para ve maddi diğer eşyalar değil, bilgiler ve huylarda da geçerliydi. Hayatta yaptığı her eylem ve yürüdüğü yolda ailesinin izlerini taşırdı insan. Yaşam denen uzun yolun başladığı andan itibaren günün her anında yer bulan aile izleri tek bir lahza için bile silinmezdi. Seçimlerden ibaret olan bu hayatta, karşısına çıkan her sapakta bir doğruluk süzgeci kullanırdı yaşayan her beden. Doğruluk süzgecinin temellerinin atıldığı yer ise aileydi. Süzgecin üstünde doğrular kalır, yanlışlar ise elenir giderdi."
Dengeyi Yakalamak
Dengeyi YakalamakRojin Nazik · Kitapita Yayınları · 20238 okunma
·
58 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.