Gönderi

Çiftçinin "tohum hakkı" elinden alındı
Türkiye'de yetişen 13 bin çeşit bitkinin yaklaşık 3000'inin bu topraklara has olduğu biliniyor. Ancak bu bitkilerin tohumları, artık bu toprakların değil, küresel şirketlerin patenti altına alınıyor. Hem de genetikleriyle oynanma pahasına. Patentsiz tohum kullanmaya kalkan çiftçi cezalandırılmakta, çiftçiliğin temel şartlarından biri olan "tohumuna sahip olma hakkı", çiftçinin elinden bu yasayla zorla alınmakta. Kendisine verilen "kısır tohumlar" yüzünden, her dönemde tohum satın almak zorunda kalan çiftçi, zaten yüksek olan girdi masraflarına artık "sertifikalı tohumu" da ekliyor. (Mustafa Kemal Atatürk, o zamanlar Türk ulusunun büyük bölümünün çiftçi olmasının Türkiye Cumhuriyeti 'nin kurulabilmesinde ne kadar önemli bir yer tuttuğunu 1923 yılında sarf ettiği şu sözlere ifade etmişti: "Milletimiz çok büyük elemler, mağlubiyetler, facialar görmüştür. Bütün olanlardan sonra yine bu topraklarda bulunuyorsa bunun temel sebebi şundandır: Çünkü Türk çiftçisi bir eliyle kılıcını kullanırken, diğer elindeki sabanla topraktan ayrılmadı. Eğer milletimizin büyük çoğunluğu çiftçi olmasaydı biz bugün dünya yüzünde olmayacaktık." (Kaynak: Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt il, 1952, Türk İnkılap Tarihi Enstitüsü Yayını. Sayfa: l 17) Çiftçiye verdiği önem Atatürk'ün bize miras olarak bıraktığı tarımla ilgili yol haritasını izlediğimizde, şu sıralar "yok edilmeye çalışılan" köylüye ne derece önem verdiğini şu sözleriyle anlayabiliriz: Yıl: 1922 "Türk köylüsünü 'efendi' yerine getirmedikçe memleket ve millet yükselemez" (Kaynak: Yakınlarından Hatıralar, Mahmut Esat Bozkurt, 1955, Sayfa: 94) Yıl: 1922 "Türkiye'nin gerçek sahibi ve efendisi, gerçek üretici olan köylüdür. O halde, herkesten daha çok refah , mutluluk ve servete hakkı olan ve daha layık olan köylüdür." (Kaynak: Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri, Cilt 1, 1945, Türk İnkılap Tarihi Enstitüsü Yayını, Sayfa: 2 l 9 )
·
33 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.