Gönderi

Ö
Turgut Uyar
Turgut Uyar
yle birgün yollara vursam kendimi, sol pazımın üstünde meşin musla elimde değnek en erkekçe aşk türkülerle el ele vererek, muhteşem cünbüşüne başlamadan hicret mevsimi.. iplik iplik dizilmiş turnalar gökte, ben yolda hepimiz aynı bahtın esiri olmuşuz habersiz. sakın garipsemeyin, eğer, birgün işitirseniz; turgut vardı ya hani, kaybolmuş diye sağda, solda.. şöyle bir dağ başında oturup rüzgarlar ortasında, istiyorum keyfimce bir çoban türküsü çağırayım. sonra akşam yorgun argın karanlık bir köye varayım üşüyeyim, ısınayım, bir tuhaf olayım insanlar arasında.. donkişot aklıma gelsin bir yel değirmeni karşısında işimde sekiz yönden toplanmış delikanlı rüzgarlar. belki benim kısmetim şu dağ ardında toprak çapalar, bir dost görüp sarılayım, bir şehrin çarşısında.. bir türlü bağlanamadım gitti hatıralarıma, zaten hatıra namına ne var ki aşktan başka. ömrüm hep yollarda hep aramakla geçse keşke kışkırtıyor beni, bir hain kıl kaçmış damarlarıma.. basit bir türkü öğrenip köylünün birisinden, yollar boyunca hep onu, durmadan onu söylesem. ıssız tepelerde güneşe bakıp saati tahmin etsem haberim olmasa hiç perşembeden, pazartesiden.. ırgatlık etsem, çobanlık yapsam dağ başlarında. karnımı ben de doyururdum çökelekle, zeytin tanesile. yıldızlara baka baka dertleşerek yanımdakile ben de ısınsam güz akşamları meydan ateşlerinde. inan o zaman ölüm, hiç aklıma gelmeyecek lütfücüğüm, serseriliğe, insanlara, toprağa meylim var. amma gel gör ki bir masa başındayım akşama kadar halbuki böyle perişan ve serazat yaşamak istiyor gönlüm… turgut uyar
26 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.