“Ah, Tanrım,” diye inledi titreyerek. Dudakları yeniden dudaklarımla buluştu. Ardından kulağıma fısıldadı.
“Seni seviyorum bebeğim.”
inledim ve arzuyla vücudumu onunkine bastırdım.
Bu iki kelimeyi duymanın kendimi bu kadar harika hissettirebileceğini hiç düşünmemiştim.
“Seni seviyorum Jonas,” dedim inleyerek. Zevkten
kıvranıyordum. Bunun gerçek olduğuna hâlâ inanamıyordum.
Göğsü hızla inip kalkarken içimden çıktı. “Senin her
bir parçanı seviyorum, Sarah Cruz.” Beni kibarca arkama yatırıp her yerimi öpmeye başladı. Başımın üstünden
boynumdaki yaraya, göğüslerimden belime ve göğüs kafesimdeki dikişlere, kalçalarıma, kasıklarıma, bacaklarıma,
kollarıma, parmaklarıma ve ayaklarıma kadar her yerimi
öptü. Ardından yavaşça yukarı çıkarak bacak arama ulaştı.
Sıcak, ıslak diliyle klitorisimi nazikçe emmeye başladığın
da kendimi kaybetmek üzereydim. Başımı arkaya atıyor,
çarşafa asılıyor ve titriyordum. Çığlık atmakla gözyaşlarına boğulmak arasında bir yerdeydim. Ya da dikişlerim şarapnel parçaları gibi aynı anda patlayarak dört bir yana
savrulacaktı. Bir yerden patlak vermek zorundaydım çünkü içimde büyümekte olan bu kadar baskıya daha fazla
dayanamazdım.
Boğuk bir ses çıkardım. Daha fazla tutamayacaktım.
Kaldıramayacağım kadar fazla zevk alıyordum. Beni seviyordu. Beni baştan aşağı sevgisiyle sarıp sarmaladığını ve
rüya âlemine taşıdığını hissedebiliyordum. Ama bu, herhangi bir rüyadan çok daha güzeldi. Jonas’ın hayaletler halinde parçalara ayrıldığı rüyadan bile. Beni seviyordu. Ve ben de onu seviyordum.
Islak dili klitorisimden ayrıldığında itiraz etmek için
bağırmaya yeltendim ama her zamanki gibi beni göz ardı
etti. Yukarı, yüzüme doğru ilerleyerek her yerimi öpmeye
devam ediyordu. Sonunda ağzıma ulaştı ve dudaklarımı
sertçe emmeye başladı. Bir yandan da penisini zonklamakta olan klitorisime bastırıyordu. Beni tutkuyla öpüyor, o
sırada da penisini vücudumdaki en hassas noktaya sürtü
yordu. Ah Tanrım, tüm bunları yaparken bir de kulağıma
fısıldıyordu.
“Seni seviyorum Sarah Cruz.” Sesi ve bana sürtünmesi
beni çıldırtma noktasına getiriyordu. “Seni çok seviyorum
bebeğim.” Sesi boğuktu ve beni sarhoş ediyordu. “Seni
tüm kalbimle seviyorum.”
Sonunda adını haykırdım ve bedenim kendini bırakarak titremeye başladı. Orgazm dalgaları içimde kabarırken
penisini içime soktu. Kısa bir süre sonra o da kendini bı
raktı.
Sayfa 88