Gönderi

Dalkavukluk
13. Dalkavukluk Kalbin afetlerinin onüçüncüsü, dalkavukluk ve tevazuda aşırıya kaçmaktır. Mesela, bir âlimin, yanına bir ayakkabı tamircisi geldiğinde yerinden kalkıp onu oturtması, sonra onun önüne geçip ayakkabılarını düzeltmesi ve evin kapısına kadar onu uğurlaması zelilliktir. Alimin o kişiye göstereceği tevazu ancak şu şekilde olabilir: O geldiğinde ayağa kalkması, güler yüzle karşılaması, istediklerinde yumuşaklıkla muamele etmesi, davetine icabet etmesi, ihtiyacını gidermeye gayret etmesi, nefsini ondan hayırlı görmemesi, onu hakir görmemesi ve küçümsememesi... Yine kendisi için bir günlük yetecek kadar yiyeceği bulunan bir kimsenin dilenmesi de haramdır. İnşallah dilin afetleri konusunda zikredilecektir. Düğün ve sünnet törenlerinde de yapıldığı gibi daha fazla almak için az bir şeyi hediye etmek de dilenciliktir. Verdiği hediye karşılığında koyun ve arı peteği edinmek isteyen kimsenin durumu da böyledir. Nitekim bu konuda şu âyet-i kerimenin indiği söylenmiştir: وَلَا تَمْنُنْ تَسْتَكْثِرُ "Yaptığın iyiliği çok görerek başa kakma" [Müddessir 74/6] Herhangi bir davet olmaksızın misafirliğe gitmek veya ölü için yemek verilen yerlere gitmek de dilenciliktir. Abdullah bin Ömer'den [radıyallahu 'anh) rivayet edilen bir hadisi şerifte şöyle buyrulmuştur: مَنْ دُعِيَ فَلَمْ يُحِبْ فَقَدْ عَصَى اللَّهَ وَرَسُولَهُ وَمَنْ دَخَلَ عَلَى غَيْرِ دَعْوَةٍ دَخَلَ سَارِقَا وَخَرَجَ مُغِيرًا "Her kim davet edilir de icabet etmezse, Allah ve Resûlüne isyan etmiş olur. Kim de davet edilmeden bir meclise girerse hırsız olarak girer, yağmacı olarak çıkar.”1 (…) Ancak şu sayacağımız şeyler zelillik değildir: Evi süpürmek, yemek pişirmek ve eve çarşıdan eşya taşımak gibi ev ihtiyaç ve işlerini yapmak. Sert, yırtık ve yamalı elbise giymek, çıplak ayakla yürümek, parmakları ve tabağın dibini sıyırmak, yere düşen yiyecekleri yemek, yerdeki ekmek kırıntılarını almak, yoksul ve garibanlarla oturmak, onlarla arkadaş olmak, ticaretle uğraşmak, çobanlık, bahçıvanlık, inşaatçılık ve sırtında odun taşımak gibi mübah olan işlerde ücret karşılığı çalışmak zelillik değildir. Bu ve benzeri işlerde çalışmak tevazudur. Peygamberler ve evliyalar bunları yapmıştır. Bu saydıklarımızın birçoğu Efendimiz'in [sallallahu 'aleyhi ve sellem] ve sahabenin [radıyallahu 'anhum] yapmış oldukları şeylerdir. Bu tür işlerden kaçınmak ve hoşlanmamak zorbaların ahlakıdır ve kibirdir.Fakat insanların çoğu bilmediklerinden tam tersini yapmaktadırlar. 1- Ebû Davud, Eťime, 1.
Sayfa 169
·
170 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.