Gönderi

224 syf.
·
Not rated
·
Read in 1 hours
Tasavvuf Bu Değil!
Allah De Ötesini Bırak kitabıyla ismini duyurmuştu Uğur Koşar, bir arkadaşım bu kitap üzerinden espri yapmıştı, bak Uğur Koşar bile söylediğini yapamadı kitabın ikincisini çıkardı diye.. gülmüştüm. İlk kitaplarını okuma fırsatım olmadı ancak Kendini Bilen Rabbini Bilir kitabı bir arkadaşım tarafından hediye olarak bana gelince, hediyenin en güzel karşılığı dikkatlice okumaktır diyerek işe koyuldum. Kitap bütün olarak Vahdetül Vücut ırmağından beslenmiş ancak zemin kaygan olduğu için oraya da tutunamamış, görünüşte masum ancak, diplere inildikçe bambaşka boyutlara götüren sıkıntılı, hayali, keyfi soru ve cevaplardan oluşuyor. “Varoluş problemi” diye genel ifade edilen, insanın var olduğu günden itibaren kendisini ve alemini anlamaya çalıştığı, bütün düşünürlerin malumudur. Vahdetül Vücut geleneğinde “Her şey ondandır” ilahi düşüncesi “Her şey O’dur” zihni düşünceye evrilmiş ve izahı mümkün olmayan bir boyutta kalmıştır. Bu boyutun tehlikeli olduğunun ispatı çoktur, ama onlardan birisi de bu kitaptaki düşüncelerdir diyebiliriz. Çünkü her şey O’dur düşüncesinden beslenen zihin şimdi “Ben O’yum” demeye başlıyor. Kitap direk olarak “Ben O’yum” demiyor ancak sonuç bu çıkıyor. Şöyle ki; Yazarımız bütün alemin zihinde bir illüzyondan ibaret olduğunu, zihni düşüncelerle birçok şeyin var ve yok olacağını savunuyor. Bilgi ise zihni kirleten ve uzak durulması gereken tehlikeli bir zehir. Bu düşünce söyleniyor ancak kitabın içinde bunu destekleyen argümanlar da yok. Söylüyor geçiyor ve önemsemiyor hiçbir şeyi. Kitap genel olarak hiçbir şeyi önemsemiyor…. Her şey zaten senin zihninde kurgu… Akış olarak bir önceki sayfa ile bir sonraki sayfa dahi çelişkili, mesela, bilgiyi tehlikeli bir boyut olarak tarif ettikten bir sonraki sayfada, yazardan yardım isteyen birisine nasıl dua etmesi gerektiğinin bilgisini veriyor yazar. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu. Kitap ilk başta İbni Arabi’den merfu (Keşfen Hadisi kastediyorum) sözle başlıyor ancak ne İbni Arabi’nin görüşleri ne İslam Geleneğinden beslenmiş mutasavvıfların görüşlerine yer verilmiyor. Ne Ayete yönlendiriyor ne Hadise, varsa yoksa Zen Budistleri ve onların öğretileri yer alıyor kitapta. Kitabı okurken beni en çok rahatsız eden şey Uğur Koşar’ın kendisini “Yas Ustası” olarak sürekli tanımlayıp, “Yas ustası böyle dedi”, “Yas Ustası şöyle dedi” diye yazması… ustaysan bırak biz sana usta diyelim kanki…
Kendini Bilen Rabb'ini Bilir
Kendini Bilen Rabb'ini BilirUğur Koşar · Destek Yayınları · 2013749 okunma
41 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.