Gönderi

288 syf.
7/10 puan verdi
·
Read in 13 days
Boş bir kitap olduğunu zannetmiştim açıkçası kapağı benim üzerimde negatif bir etki bırakmıştı sanki +50 yaş üstü psikolojiden zerre anlamayan birinin yazdığı kötü kişisel gelişim kitabı hissi veriyor. Kapak cidden kötü ama içerik beklediğimden daha iyiydi. Hem kendi hayatına hem de birçok bilimsel araştırmaya değinmiş yazar. Feminizm üzerine okumalar yaparken bu okumalarını kendi hayatıyla karşılaştırıyor ve bize anne olmanın ataerkil bir dünyada ne anlama geldiğini anlatıyor. Analar fedakardır sözünün aslında erkeklerin baskısıyla ortaya çıktığını ve annelerin hatalar yapabileceğini; Aristo’dan Freud’a kadar birçok kadın düşmanı filozofun ataerkil sistemde tüm yükü kadına daha doğrusu anneye yüklediğini anlatıyor. Birçok psikoloji kitabı okudum ve Elif Doğan’ın bahsettiği gibi her şey anneye bağlanıyordu. Psikolojideki bağlanma stillerine bakacak olursak çocuğun tüm yaşamını etkileyen bağlar ilk önce anneyle kurulur ve eğer anneyle iyi bir bağ kuramazsa gelecekteki ilişkilerinde de kaygılı ve kaçıngan bağlanır. Bu kitabı okuduktan sonra anneme ve diğer annelere karşı daha az kızgın hissettim. Annelerin hata yapmaya hakkı olduğunu, mükemmel olamayacaklarını daha iyi gördüm. Hata yapmalarının sebebinin sadece karakter ve vicdan meselesi olmadığını, aile içindeki cinsiyetçilik ve toplum baskısı yüzünden de hatalar yaptıklarını anladım. Hatta annelerin yaptıkları en ufak hatanın dahi aşırı büyütüldüğünü, kadınlara mükemmel olmaktan başka seçenek verilmediğini fark ettim. Tüm bunlar korkunç ama bir o kadar da faydalı aydınlanmalardı. Bence yetişkin kadınların bu kitabı bir kez okuması gerekiyor. Elif Doğan cesurca anneliğin hem iyi hem de kötü yönlerinden bahsetmiş. Anneliğin kutsallaştırılmasının aslında kadına faydasından çok zararı olmaktadır. Güzel ve faydalı bir feminizm kitabıydı.
Meğer Ben Feministmişim
Meğer Ben FeministmişimElif Doğan · Doğan Kitap · 2022142 okunma
·
124 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.