BİTMEYEN FETİH” “Ecdadın veraseti tarih şuuru içinde saklıdır.” Veraset nedir, vasiyet. Bizlere geçmişten gelen bir vasiyet. Bir büyüğün dediği gibi “Geçmişini bil ki, geleceğe sağlam basasın. Nereden geldiğini unutma ki, nereye gideceğini unutmayasın.” İslamın ilk cihadı olan Bedr’in sevgisiyle harekete geçerek, Medine dışında düşmanı karşılamakta ısrar eden ilk İslam gençleri Uhud’da can verirken, sekiz yüzyıl sonra üzerlerine lav gibi ateş akıtan Bizans’ın surlarına tırmanmak için ‘bugün şehitlik sırası bizimdir’ diye şehitliği paylaşamayan Fatih askerlerinin gençliği ile kazandılar bu mübarek zaferi. Onlar da geçmişlerinden güç alarak yola çıktılar. Ve içlerindeki manevi güç ile. Fatih Sultan Mehmet’in babasının, oğlunun doğumunu beklerken Kuranı Kerim okuması ve tam Fetih suresine erişmişken doğum haberini alması nasıl da ilahi bir mucizedir. Bizimde geçmişten güç alarak ve içimizdeki manevi güç ile Allah(c.c)’ın izniyle yapamacağımız şey yoktur. Gerçekte büyük bir insanın diğerlerinden farkını, hayallerinin peşinden tutkulu bir kararlılıkla koşmakta olduğunu biliyoruz. Ve dedemiz Fatih Sultan Mehmet’in büyük hayalleri vardı, belki büyük korkuları da vardı o zamanlar, kendi içinde. Henüz 21 yaşında genç bir çocukken hayallerinin koskoca bir devlete mal olmasını istememe korkusu. Ama O düşmana karşı “ Bizim kudretimizin ulaştığı yerlere, onların hayalleri bile ulaşamaz.” demişti. Hayallerimizi bizler de büyütmeliyiz. Bizlerin bugün kurduğu hayaller yarın geleceğimiz olacak çünkü. Başka bir yerde okumuştum, hayatlarını çılgınca bir hevesle okuduğumuz onca tarihi kahramanların her biri, doğru yeri ve zamanı bekleyecek sabrı gösterenlerin arasından çıkmıştır. Sabırla hayallerimizi büyütelim o zaman. Umutsuzluğa kapıldığımız da Fatih dedemizden, ecdadımızdan örnekler alalım hayatımıza. Mesela bir hobimiz olsun boş zamanımızı doldurmak için değil ama, bize bir şeyler katacak etkinliklerimiz olsun. Avni lakabı ile şiirler yazmayı örnek alalım mesela. Hayatta mottolarımız da olsun , bizi düştüğümüzde umutsuz hissettiğimizde ayağa kaldıracak. Fatih Sultan Mehmet umutsuz hissettiğinde onu hangi söz ayağa kaldırmıştır?Tabi ki Peygamber efendimiz (s.a.v)in o muhteşem sözü, evet. Bizimde büyüklerimizden sözler olsun kulağımıza küpe yaptığımız. Fetih bilinci ruhlarımızda tam anlamıyla hissetmeliyiz. Zira İstanbul 29 Mayıs 1453te fethedildi diyoruz ama bunun kaç sene ön hazırlığı oldu? Mesela bu hazırlıklara dair bir örnek: Şahi topu. Evet, biliyoruz Fatih Sultan Mehmet şahi topu adını verdiği devasa toplar yaptırdı. Ama bundan 571 yıl önce hangi teknoloji ile yapabildi bunu. Nerede denedi? Kime yaptırdı? Şahi topunu Edirne’de denediğinde halkı önceden uyarmak zorunda kaldı mesela. Bu topun patlamasından çıkacak sesle habersiz yakalanmasınlar, hamile- yaşlı insanlar korkmasınlar diye. Hayvanları başka yerlere taşıdılar korkudan sütleri kesilmesin diye. Ürkek çocukların korkudan dili tutulur diye önceden tedbir aldılar. Yani hiç kolay olmadı ön hazırlığı. Böyle nice hazırlık örnekleri var Anadolu Hisarından Şahi topuna. İşte bizimde fethi ilmek ilmek işlememiz lazım. Fethimiz mübarek olsun. Bu vesile ile, İstanbul’u bize bahşeden büyük Türk hakanı Fatih Sultan Mehmet’i ve onun kahraman ordusunu minnetle anıyor, bu güzel vatan için canlarını feda eden bütün şehitlerimizi rahmetle ve şükranla yad edelim. El - Fatiha Betül DEĞİRMENCİ

Bitmeyen FetihAnonim · Gençkon Yayınevi · 20244 okunma

·

67 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

BiR KiTaP KaŞiFi