Gönderi

451 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
15 günde okudu
Kitabın dili ağır olsa da cümleler anlaşılıyor. Yine de daha sade bir dille yazılsın isterdim. Kitap, bir ablanın (Mefharet), erkek kardeşi (Samim) ile kızı (Selmin) arasında bir ilişki olabileceğine dair şüphesiyle başlıyor. Pembe dizi gibi mi ilerleyecek acaba derken Peyami Safa'nın muhteşem karakter analizleriyle bambaşka boyutlara gidiyor. Kitapta herkesin kendine göre şüpheleri var ve herkes kendi şüphesinin peşinden ilerliyor. Kitabın adının "yalnızız" olmasının sebebi, bence, ana karakter Samim'in de sık sık belirttiği gibi insanların birbirleriyle münasebetlerinde derine inememesi, ruhlarını ortaya koyamaması. Herkesin (günümüzde de) birbirine "nasılsın" dediği ve "iyiyim" cevabını aldığı gibi konuşmuş olmak için konuşulması. Karakter incelemesine girmeyeceğim ama herşeyin idealini düşündüğü, yaşadıklarından sıkıldığında kaçtığı "Simeranya" adında ütopyası olan Samim'in kitabın sonlarına doğru bazı durumlarda pek de doğru davranamadığını okudum. Üzüldüm tabi. Bu arada Samim'in olayları sadece düşünerek doğru şekilde yorumlaması da çok çok güzeldi. Meral'in sonu çok hazin oldu. Yaşasaydı ruhsal acıları çok daha fena olacaktı. Sanırım yazar o yüzden fiziksel acıyla son verdi ona. Kitapta kadınlar pek iyi şartlarda değillerdi. Ucuz kadın damgası yiyenler, dünyaya şatafata düşkün olanlar, eserekliler, asiler... Hep korumaya muhtaç çünkü çok da doğru davranamıyorlardı. Ama erkekler... Asıl içler acısı olanlar onlardı bence ki en aklı başındaki Samim'in bile eleştirdiği dünyalık zevklerine yenik düştüğünü gördük. Ama bedel ödeyenler yine de kadınlardı...
Yalnızız
YalnızızPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 195122bin okunma
·
78 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.