Gönderi

456 syf.
·
Not rated
·
Liked
esir şehir üçlemesi'nin üçüncü ve son kitabı olup, ilk kitaptan beri aklımda kalan soru işaretini cevaplandıran roman. -spoiler- kurgu başarılı, samimi ve gerçekçiyken kamil bey'in kuvayi milliyeci olma hızı içimde hep bir boşluk oluşturdu. düşünce altyapısı henüz yeterli değildi. evet esir bir şehirde olmaktan rahatsızlık duyuyor ama parasız kalıp da o şehre gitmeden önce ülkesine seferberlik yıllarında bile ilintisiz kalmış bir paşaoğlu olmanın ayrıksılığıyla yaşıyor bunu ve bu kısımda zaten esaretten çok parasızlığın zorluğunu yaşıyor. evet ingilizlere toprağını satmıyor ama bunu sıkıştırılmaktan ve aptal yerine konmaktan hoşlanmadığı için yapıyor, tam olarak ülke kurtarma fikrine odaklı yapmıyor, sonra bu uğurda neredeyse her şeyini feda ediyor, bu geçiş hızı beni rahatsız etti. neden daha fazla işlenmemiş diye kıvrandım durdum. kurgu hatası sandım. sonra bu son kitabın son bölümünde nermin hanım'ın gelip şükran hanım ve murat'la konuştuğu kısımda aydınlandım. evet kamil bey millici olmakla kolay bir iş yapmıyordu ve bunu doğru olduğuna inanarak yapıyordu ama bu işe hızla atılabilmesinin de bir sebebi vardı. daha önce hayatında hiç para kazanmamıştı, ev geçindirmemişti ve zorda kalmamıştı ve bunlar bi insanın köprüleri yakmasını kolaylaştırıyordu çünkü yaktığı köprünün gerisinde bıraktığı şeyler de zaten pek iç açıcı değildi. sonuç olarak o sıçramadaki eksik gücü nerden bulduğunu anladım. bu kahramanın koşuşunda biraz kaçış var. zor şeylere koşuyor evet ama zaten içinde bulunduğu zorluktan çıkıp koşuyor, mükemmeli bırakıp değil. buna bir örnek de ilk kitaptaki fuat mahir bey, yaşadığı yıkım sonucu derviş olmaya çalışıp beceremeyip kuvayi milliyeye katılıyor, böyle bir yıkım yaşamasaydı savaş sırasında hâlâ avrupada olurdu yüksek ihtimal. nitekim kamil bey kızını ben babanın arkadaşıyım diyerek deneme fikrini de ondan alıyor, bunda da nermin hanımı haklı gördüm, direkt ben babanım deseydi ve kız istediği gibi çıkmasaydı onu bırakıp kaçamayacaktı. -spoiler- kitap bu karakterlerin kafasını, korkularını bize açıp onları aşağılamıyor. aslında kahraman dediklerimizin de herkes gibi korkuları olduğunu gösteriyor. kutsalları gerçeğe indirgiyor. zor zamanlarda kazanandan taraf herkesin aynı olmadığını anlatıyor. seri bu gerçekçiliği kitaplarda tüm olay ve kişilere yapıyor, tabii ki vatanın kurtarılmasını destekliyor ama ne osmanlının reddini övüyor ne osmanlının çürümüşlüğünü gizliyor, ne eğreti batılılaşmamızdan lafını esirgiyor ne de işgüzar dinci tiplemesinden kaçınıyor. farklı fikirlere güçlü argümanlar, kişilere iyi savunmalar veriyor. karakterler yol ayrımlarında, siz de içindeki bulundukları harita elinizde onları izliyorsunuz.
Kemal Tahir
Kemal Tahir
Yol Ayrımı
Yol AyrımıKemal Tahir · İthaki Yayınları · 20192,938 okunma
·
44 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.