Gönderi

512 syf.
9/10 puan verdi
Affet Ama Unutma Kitap İncelemesi
Güzel bir polisiye okumak istiyordum ve Lisa Gardner'ın D.D Warren serisinden bağımsız olarak yazmış olduğu Affet Ama Unutma kitabını seçtim. Çok da iyi bir karar vermişim gerçekten çok iyi bir kitaptı. Takıldığım 1 şey oldu sadece o sebeple 1 yıldız kırdım. Onu da az sonra spoiler kısmında detaylıca anlatacağım. Yalnız kitabın başında D.D Warren'la da tanışmış oldum :D Seriye başlayınca tanışırım diye tahmin ediyordum ama kitabın giriş kısmında o da vardı. Konuk karakter olarak vardı ve şu sıralar ne yaptığını falan anlattı bunu biliyor olsaydım serinin birkaç kitabını ve tamamını okuduktan sonra bu kitaba başlardım çünkü karakter hakkında spoiler sayılabilecek bazı bilgiler vardı. Ayrıca bilmiyorum ama tahmin ediyorum ki kitabımızın ana karakterlerinden Tessa Leoni de D.D Warren serisindeki kitaplardan birinde geçen bir karakter çünkü kitapta bazen daha önce yaşamış olduğu bir olaya değiniyor ve D.D ile de daha önceden tanışıyorlarmış. Kitaba gelecek olursak gerçekten çok güzeldi. Ben çok beğendim. Çok sürükleyiciydi. "Acaba şimdi ne olacak?" diyerek sonraki bölüme geçtiğim çok kısım oldu. Şaşırdığım, beklemediğim çok olay oldu. Harika bir kitaptı. Yazarın anlatımı da gayet güzeldi. Tavsiye ederim. BURADAN İTİBAREN SPOİLER Kitap çok hızlı başladı. Lisa Gardner'ın daha önce bir kitabını daha okumuştum. O sebeple hızlı başlangıçları sevdiğini biliyorum ama bu başlangıç bana "Bir saniye. Neler oluyor?" dedirtti :D Justin ve Libby Denbe akşam yemeğinden sonra evlerine döner dönmez 15 yaşındaki kızları Ashlyn ile birlikte kaçırıldılar. O sahne gerçekten çok güzel yazılmıştı. Bu şekilde hikâyemiz başlamış oldu. Justin 100 Milyon dolarlık bir şirketin sahibiymiş. Şirket özel dedektif olarak Tessa Leoni'yi tuttu ve böylece araştırma başladı. Tessa Leoni'yi sevdim. Güçlü ve zeki bir kadın karakterdi. Denbe'lerin izine başka, dağlık bir eyalette rastlanınca devreye FBI ve bölge şerifliği de dahil oldu. Bölge şerifi Wyatt'ı da sevdim. Gerçekten iyi ve zeki bir adamdı. Bence Tessa ve ikisi muhteşem bir çift olacaklar. Kitap sonunda sözleştikleri o topuklu ayakkabılı ve takım elbiseli akşam yemeği randevusunu da okumak isterdim. Bu çifti başka kitaplarda okumaya devam etmeyi gerçekten isterim. Beyaz bir kargo minibüsünde 3 kişilik aileyi kaçıranlar onları yapımı tamamlanmış ama kullanıma açılmamış bir hapishaneye götürdü. Gerçekten çok zekiceydi. Hapishanede yeterli miktarda yiyecek stoğu, sağlık malzemeleri falan her şey vardı ve güvenlik üst düzeydi; kontrol odası, jiletli telli demir çitler falan. Bir de kaçırdıkları aileye yemek yaptırtıyorlardı :D Orası çok komiğime gitmişti. Kim yapardı ki bunu? Sonra aile ile ilgili bilgiler öğrenmeye başladım ve Justin'in nasıl bir şerefsiz olduğu ortaya çıkmaya başladı. Justin gül gibi karısını kızından biraz büyük genç bir kadınla aldatıyormuş meğer! Libby de bunu bir gün öğrenmiş Justin'i evden falan kovmuş, barışmak için gönderdiği hediyeleri reddetmiş ama sonra "Bir kızımız var, biz bir aileyiz." diye düşünerek tekrar denemeye karar vermişler. Kitapta Libby ilk başta "Kocam alt kattaki bakıcı odasında kalıyordu" falan dediğinde ben dedim "Neden?" meğerse evliliklerini kurtarmaya çalışıyorlarmış. İlk başta acaba Libby yaptırmış olabilir mi diye ondan şüphelendim. Justin'i dövmüşlerdi ve Justin ölürse her şey Libby'e kalır falan diye düşündüm ama zaten Libby'nin anlatımından okuyordum ve kendilerini kaçırmış olan paralı askerleri tutacak bağlantıları yoktur diye düşünerek o yapmamıştır dedim. Sonra Justin'in babası ölünce her şeyi Justin'e bırakması ve eşine hiçbir şey bırakmaması üzerine oğluyla tüm bağlantılarını kesmiş olan Justin'in annesinden şüphelendim. Hatta bu şüphem kitap sonuna kadar devam etti :D Ama sonuçta kadın aile ile tüm baplarını kesmiş, torunu doğunca bile görmeye gelmemiş, Ashlyn'i bir kez bile görmemişti ve aile hakkında paralı askerlere bu kadar bilgi vermiş olamazdı. Bu bilgilere evin güvenlik şifresi de dahil. İçerden başka biri olmalıydı diye düşünerek Justin'in ekip arkadaşlarından şüphelenmeye başladım. Anita Bennett bir diğer süphelendiğim isimdi ve zaten kitapta ona yönlendirmişti. Justin babasıyla bir ilişkisi olmuştu ve büyük olasılıkla en küçük oğlu Justin'in kardeşiydi. Şirkette de 25 yıldır çalışıyordu ve şirketten uzun bir süredir para çalındığını, bu miktarın 11 milyon doların üzerinde bir miktar olduğunu öğrenince dedim tamam. Oklar Anita'yı gösteriyor. Kadın masum çıktı. Konuyla bir alakası yoktu. Şirketteki bu hırsızlığı fark eden ve aile kaçırıldığı sırada Bahamalar'da olan Ruth Chan'dan azıcık şüphelenmiştim ama kadın her şeyi açıkça dedektiflere anlatmıştı ve hırsızlığı fark edip Justin'e haber veren de oydu. Sonra Justin'in Libby'i aldattığı kadın olan Kate'in dayısının Justin'in sağ kolu Chris Lopez olduğu ortaya çıktı. O yapmıştır hem de paralı asker tutabilecek bağlantıları var dedim ama o da masum çıktı. Libby'e çok aşıkmış bu sebeple kaçıranlara Libby ve Ashlyn'e zarar vermemelerini söylemiştir diye düşündüm. Bu sırada deliller arasında pozitif bir gebelik testi bulununca ilk başta Libby'nin olabilir diye düşündüm. Belki Chris'le aralarında bir şeyler geçmiştir falan diye. Acaba Aslyn olabilir mi diye düşündüm ama pek emin değildim. Meğer test Ashlyn'inmiş ! Gerçekten çok şaşırdım. Hiç beklemediğim bir olaydı. Ashlyn düşük yaptı. Neredeyse kitabın sonuna kadar da acaba Ashlyn kiminle görüşüyordu diye sürekli merak ettim. Meğer o kişi de Chris Lopez'miş! Adamın savunması da berbattı! "Aslında Ashlyn beni kullandı. Babası kendinden genç bir kadınla birlikte olunca o da kendinden yaşlı biriyle birlikte olup babasından intikam almak istedi." Böyle bir açıklama olabilir mi ya?! Hem kızın annesine aşık hem de aşık olduğu kadının kızıyla birlikte oluyor! Gözünün önünde büyüyen, çocuk yaşta biriyle! Chris tek doğru yaptığı şey kendini "Rezil bir adam" olarak tanımlamaktı. Libby'lerin hapishaneden kaçısı mükemmeldi. Gerçi tam olarak kaçış sayılmaz. Kontrol odasına giderlerken Mick'in etrafta olmayışından ve kontrol odasında da olmayışından şüphelenmiştim ama bir andan dolaptan çıkıp saldırmasını beklemiyordum. Libby ve Ashlyn'in mücadelesi harikaydı. Aileyi kaçıran 3 kişilik paralı asker grubu Z, Mick ve Radar gerçekten iyi yazılmış karakterlerdi. Z ve Radar'ı gerçekten çok sevdim. Hem disiplinli hem de aslında iyi kalplilerdi. Mick gerçekten berbat bir karakterdi. Takıntılı ruh hastası. Wyatt ve Tessa geldiği sırada dedim "Tamam, kurtulacaklar." Justin'i bıçaklayıp, onu minibüse atıp kaçtıklarında şok oldum. Adamın cesedini de götürdüler diye düşündüm. Kaçış planlarının kurgusu da çok iyiydi. Adamlar gerçekten tüm kitap boyunca söylendiği gibi profesyonellerdi. Kılık değiştirip aracı yok ettikleri o kısım çok zekiceydi. Justin'in cesedini de minibüste bırakıp onu da yok etmişlerdir diye düşünmüştüm. Libby ve Ashlyn'in kurtulmasına çok sevindim. Yaralarını birlikte sarıp iyileşebileceklerini düşünüyordum. Derken korumalı bir evde kalmak yerine kendi evlerine dönmek istediler -_- Libby duştan çıkıp karşısında Mick'i gördüğünde dedim "Kendi evine dönmekle ne kadar da harika bir seçim yaptın!". Arbede sırasında herhalde Mick Libby'i öldürecek diye düşündüğüm sırada Z geldi! Gerçekten hiç beklemiyordum. Şaşırdığım bir kısımdı. Z Mick'in icabına baktı ve Libby'e Radar'dan bir kâğıt verdi. Açıkçası Z ve Radar'ı da başka kitaplarda okumayı çok isterim. Tabii ki doğru saflarda olarak. Tüm bunlar yaşanırken bizim dedektiflerimiz Tessa ve Wyatt'ta davayı çözdüler. Meğer her şeyin planlayıcısı Justin'miş! Gerçekten çok şaşırdım. En başta Justin'den de şüphelenmiştim (Kitap boyunca şüphelenmediğim kalmamıştı :D) ama onu dövdüklerinde ve Libby'e "Burdan kurtulacağız." "Yeniden aile olacağız." "Bizi özlüyorum." falan dediğinde ona inanmıştım. Meğer adam şerefsizin önde gideniymiş! Libby'e evlilik sözleşmesi olarak: Boşanmaları üzerine şirketteki tüm haklarından vazgeçmesi ama evlilikleri süresince aldıkları tüm malların yarısını alacağı bir antlaşma imzalatmış ve zeki Justin evlilikleri boyunca aldığı her şeyi evleri, arabaları hep şirket üzerine almış! Böylece boşanmaları durumunda Libby hiçbir şey alamayacakmış! Ayrıca şirketten para çalan da Justin'miş! Sahte şirketlere yaptığı fark edilmeyecek miktarda küçük ödemelerle şirketten 11 milyonun üzerinde para çalmış! Kendini garantiye almak için şirketinden para çalan bir adam. Yetmemiş kendi kaçışını kurgulamış ve bunun için ailesini kaçırtmış! Kendini öldü gibi gösterip yanına ayrıldığını iddia ettiği Kate'i ve şirketinden çaldığı 11 milyonu da alıp yeni bir isimle yeni bir hayata başlayacakmış! Bir de aldatmasının nedeninin Kate'in ona olan bakışları olduğunu söylemişti. Kate Justin'e Libby'nin ilk zamanlar da baktığı gibi bakıyormuş. Libby artık ona öyle bakmıyormuş! Gerçekten pislik yaa! Libby'de hiçbir şey söylemiyor! "Vay adi şerefsiz!" falan hiçbir şey söylemiyor. Susuyor! Gerçekten tüm bunları okuduğumda şok oldum. Hiç bu kadarını tahmin etmemiştim. Gerçekten hayretler içinde kaldım. Hiç bu kadar şerefsiz, adi bir karakter görmemiştim. Karısını aldatmış, kendi şirketinden para çalmış, durum açığa çıkmaya başlayınca kaçış planı yapmış, bu plan için ailesini kaçırtmış ve çaldığı paralarla ve yeni sevgilisiyle kaçıp yeni bir isimle yeni bir hayata başlamaya karar vermiş! Yalnız Tessa onunla görüşmesine rağmen Kate de her şeyi ne kadar güzel gizlemiş. Oysa kitabın başlarında Tessa onunla görüşmüştü. Bir şeyler sakladığından şüphelenmişti ama kadın da haklı böyle bir şey saklayacağını düşünmemiştir. Neyse ki planı suya düştü. Dedektifler onu zaten yakalamıştı ama kaçmaya çalıştığı sırada Libby'nin tahminine göre yakalandığında her şey ortaya çıkacağı için Radar tarafından vuruldu ve öldü. Açıkçası zerre üzülmedim ve aynı davranışı Libby'den de beklediğim için 1 yıldız kırdım. Kitap sonunda Libby böyle bir adamda kurtulduğu için sevinip onun ne kadar adi biri olduğundan bahsedeceği yerde üzüntüsünden ve özleminden bahsediyordu. Bu çok canımı sıktı. Adamın yapmadığı kalmamış hâlâ üzülüp özlüyor. Yine de kitabın kurgusu ve olay örgüsü çok iyi olduğu için sadece 1 yıldız kırdım. Radar'ın Libby'e gönderdiği kâğıt, Justin'in kendi şirketinden çaldığı paraların bulunduğu banka hesabı bilgileriymiş. Kitabın sonunda Libby'nin de söylediği gibi "Justin'in parasından tek kuruş almaması için yaptığı onca şeye rağmen" para Libby'nin oldu :D Justin pisliği şirketi de kızına bırakmış ama onlar daha sakin bir yaşam için şirketin %51 hissesini yönetim kadrosuna satmak istiyorlardı. Anne kız sakin bir hayat süreceklermiş. Ayrıca zaten Justin'in paralar da Libby'de :D Sakin ve zengin bir hayat yaşayabilirler. Libby ağrı kesici bağımlılığından da kurtulmaya çalışıyor. Anne kız ilişkileri düzelmiş. Birlikte iyileşiyorlardı. Kitap gerçekten çok iyiydi. Olay örgüsü, karakterleri, hepsi harikaydı. Libby'nin hâlâ Justin'i özlemesi yüzünden 1 puan kırdım onun dışında on numaraydı. Kesinlikle tavsiye edebileceğim bir kitap.
Affet Ama Unutma
Affet Ama Unutma
Lisa Gardner
Lisa Gardner
Affet Ama Unutma
Affet Ama UnutmaLisa Gardner · Martı Yayınları · 2020442 okunma
·
69 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.