Gönderi

Delinin Aşk Mektubu - 1
Merhaba. Sana diyebildiğim en yakın söz bu. Oda genelde kısık, durağan ve belki de biraz soğuk bir sesle. Ama ben o "Merhaba" yı çıkarmak için neler çekiyorum bir bilsen. Kaç sinir hücresine dert anlatıyorum, kaç karar milyonlarca olasılıktan “asla” seçiyor. İsyan eden uzuvlarıma, kalbimi tehdit ederek söz geçiriyorum. - Gönlümde bir kelebek var, ne kanadını kıracak kadar gücüm, ne de serbest bırakacak kadar cesaretim var. Seviyorum Ulan, hoyrat biraz, biraz hesapsız ama epeyce titreteninden. Böyle soğukta vurur ya dişlerin birbirine, hah öyle düşün benim gönlümü de. Sen gözümün içine baktığın her an. “Yaşı olmaz” demişti biri sevmenin, doğru gibi. “Bir kere sevilir” demişti başkası demek ki önceki sevgi değilmiş sanki. Sanki mi? Ne diyorum ben. Konuşursam susturamayacaksın inan. Boş konuşucam, ağzım alışageldiği gibi üretirken birbirinden bağımsız cümleleri, ben ya öfkeyle ufka bakıcam, böyle ağır abi gibi, böyle efendi adam gibi… Gibi işte. Sanki sana tavırlıymışım gibi dönüp bakmıycam. Sonunda da dünya dilleri içinde var olan, kelime hazinelerinde en olmayacak, en saçma kelimeyi bulup. Şak diye ortaya koycam. Sonra mı? sonrası uzay boşluğu, yerin dibine kurban olayım. Ya sana bakarak konuşursam, ya peki daha fenası sen konuşursan; Düşün insanlık suyu bilmiyor ve şelaleyle tanışıyor ilk kez. Gürül gürül bir hoşluk, serinliğin verdiği o muhteşem sarhoşluk. Saçların gibi, dalga dalga yüreğimin çukuruna doluyor. Boğuluyorum bile isteye, seve seve. Zamanı durduramasan da yavaşlatan bir yanın var. Böyle dalıp gidiyorum, dudakların ağır çekimde, belki bir hece saatler gibi yavaş yavaş akıyor. Gözlerinde çocuk kıskandıran bir heyecan, kulaklarımda sadece rahatsız etmeyen ve anlamadığım bir uğultu. Kısık, olağan. Yavaşça başka bir yerden, gözlerime odaklıyorsun gözlerini. Gözlerini gözlerime örtüyorsun. Göz kırpman aylar alıyor gibi. Yaşlanıyoruz umurumda değil. Gözlerinin koyusundaki kuyuya düşüyorum. Artık gönüllü Yusuf’um. Artık beni buracıkta, bu ucu bucağı olmayan ama daracık kuyucukta bıraksınlar. Artık beni, ben olan beni bilmeyenin göz koyusunda, hapsetsinler istiyorum. Kâinata vakıfım, gezegenler umurum değil. Işığı Azad, zamanı terk ediyorum. Gözlerinin hapsinde, o koyu kuyuda varsın sürsün bu güzel mahkûmiyet. Huzurum, saadetim, aradığım ne varsa, senden gayri sen olan ne varsa, hepsi aha şuracıkta yanımda. Nasılda susamışım, o acıyla dem olduğum yıllarda. Nasılda kanmış yüreğim bu karanlığa. Ey İnsanlık alın ışığınız, ateşiniz, aleviniz ne varsa sizin olsun. Ben yârin bu koyu kuyusunda, bu habersiz tarafında, bu göz pınarlarının arasında, bu kurban olduğum kocaman dar-lıkta mesudum. Yanaklarına ne sürdüysen umurum değil, ne taktıysan kulağına yeminle görmüyorum, ne şehvetle boynundan gerdanına kaymış lığı var bu günahkâr gözlerimin, ne ellerin, ne sözlerin. Varsa yoksa beni bu Dünya’ya bırakmayan, gel hadi yurdun burası, sonun, mezarın, azabın, cennetin ve cehennemin burası diyen o güzelim, o kıyamam dillendirmeye, ufacık, daracık, şefkatli bir karanlık kuyum. Koyu kuyum. Derken, ayağıma mı ? Elime mi? bir darbe, belki bir öksürük sahteden ama maksat dolu. Ne bileyim işte bir ikaz ışığı, bir uyarı sinyali…(İçimde bir noluyor ulan çığlığı….) Kendine gel diyor bana. Gelmek istemiyorum. Ben orda mesudum, etmeyin. Damlayı denizinden, külü közünden ayıyorsunuz, günahtır… Etmeyin. Nicedir Mecnunun çaresiz çölüyüm, nicedir Ferhat’ın sessiz dağı. Hayli zamandır, zenginin kırık oyuncağıyım, fakirin bitmeyen masalı. Etmeyin Züleyha’nın hatasıdır bu, Eyyüb’ün sabırsızlığı. Yapmayın Zebur ateşsiz, İncil aysız, Kuran Aşksız okunur mu, okumayın dervişin canına. O ki sahibinden emanettir. Bu yaptığınız yedi katın yedisine de ihanettir. Bir tokat yiyorum kendimden, ruhumun orta yerine… Dudakların hızlanıyor, kafanı çeviriyorsun, hayır hayır kaçırıyorsun başka yere gözlerini sanki hızlıca. Şelale saçların dalgalanıyor. Hâlâ umudundayım ama ben. Hâlâ o küçük kuyumdayım diyecekken, kuyunun dibi yokmuş meğer kayı veriyorum aşağı bu dayanılmaz hakikatler diyarına. Bu mahpus hücresine, bu pranga işkencesine… Bedenime. Bir tokat daha, yetiyor bakışlarımı önüme almama. İstemsizce, hiç bakmadan, suya uzanıyorum ve istemeye istemeye, boğazımı bir diken gibi parçalaya parçalaya yutuyorum bir yudum. Yani işte “Seven gelsin söylesin, terslemem demişsin” ya. Terslesen ne olur ki, nasıl anlatayım bunca şeyi yüzüne, nerde, hangi zaman, hangi ruh haline. Hangi kalabalığın görmez yanında, hangi yabancılığın samimiyetinde, hangi cesaretin ardında… Hangi. Sanma. Korkaklığım yokluğundan, yokluğunla tanıştırılmaktan. Sensizlikle uzun bir zamandır müşerrefim, koymaz yani bana; “ Ya teşekkür ederim yalnız ben aynı hisleri beslemiyorum sana.” Ya da “ Gerçekten ne diyeceğimi bilemiyorum şimdi ama hayatımda biri var.” Olmadı mı? “ Hah. Sen mi? benim le mi? Gerçekten bugün güldüğüm en güzel espriydi.” Hadi iyimser olalım; “ Hım. Ne bileyim böyle birden bire şey olunca, ya ben bunu biraz düşüneyim.” “ Ciddi mi, bu söylediklerin. Bunca şey. Yani daha tanışmıyoruz bile. Ama sen, bu kadar anlattığın. Galiba ben de, yani şimdi tam olarak, of dağıldım resmen.” Şakaydı sonuncu. Elbette her delinin acıtan şakaları olur kendine. Kendi de güler acınacak haline. Yok demenin yollarıydı bunlar, bunlar korkmadığım kısımları, bunlar üstünde düşünmeden ardımda bırakacağım, O yüksek ihtimalin cevapları.
··
26 views
Gökhan okurunun profil resmi
Hocam bu içten gelen paylaşımınız için teşekkürler.
Tuncer TAMTÜRK okurunun profil resmi
Eyvallah Üstadım.
Bu yorum görüntülenemiyor
Tuncer TAMTÜRK okurunun profil resmi
Yazdım tabi dost. Çünkü bazen yaşanan yazılmalı her ne kadar yazılan kişi okuyamasada yazılmalı. Bu ara Aşk'tan dem vuran çok sitede. Daha A'nın noktasında neler olabilirmiş abartmadan nasıl yaşandıysa öyle. Beğenilirse devamınıda paylaşacam. Okuma zahmetine girenlere teşekkürler.
özlem73 okurunun profil resmi
Elinize sağlık bu uzun metni yazma zahmetine girmişsiniz biz de keyifle okuduk
Tuncer TAMTÜRK okurunun profil resmi
Gözlerinize sağlık. Keyif aldıysanız ne mutlu bana.
özlem73 okurunun profil resmi
Kesinlikle keyif aldım teşekkür ederim
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.