Gönderi

Kendine dönmek üzerine ;
Vicdan muhasebesi neden sadece iyi insanların yükü? Yük diyorum çünkü bazen kendi içimizde o kadar çok sorgularız, hak terazisinde o kadar tartarız ki kendimizi içi taş dolu bir çuval misali belimizi büker bu hesaplaşma. Yük diyorum çünkü şöyle bir başımızı kaldırıp insanlara baktığımızda bencillikleri gözlerimizi kamaştırır; bu kadar kendini önceliklendiren insan içerisinde yerdeki bir karıncaya dahi merhamet etme düşüncesi ile hareket eden kişiyi kendini o kadar ertelenmiş hissettirir ki… Evet, kendimizi ertelemektir bu aslında. Peki insan kendini bunca erteleyerek doğru mu yapmaktadır? Eskiden olsa “elbette olması gereken budur” derdim. Ama hayır! Öyle değil “miş”. Maalesef acı deneyimlerden süzdüğümüz tecrübelerimiz öğretti bunu. Evvela sen, evvela ben… Evvela biz. Çünkü kendimizi arka plana atarak, kendimizden bir şeyler vererek hayatımızın merkezine koyduğumuz, kendimizden ödün verdiğimiz, hissiyatlarını kendi duygularımızdan daha çok önemsediğimiz her insan günü geldiğinde bir tokat niteliğinde içi bir an titremeden size “ihanet” edebilir. Ben ihanet diyorum; siz adına ne dersiniz bilemem… Nankörlük dersiniz, vefasızlık dersiniz, sadakatsizlik dersiniz, sevgisizlik dersiniz. Adı her ne olursa olsun, aynı sonuca çıkıyor. Dünyayı farkında olmadan yaşayan bir ahmak olmayı dilerdim. Her şeyi bunca farkında olmak… Ama yine de müdahale edememek… Etmeye kalkıştığımızda sevdiklerimizden örülen etten bir duvara çarpmak. Hasılı insan önce kendine dönmeli, kendini sevmeli, kendini görmeli ve duymalı. Ondan sonra diğerlerine dönmeli yüzünü. Aksi durumda beklentilerimiz yaşadıklarımızla ters düşecek. Düştükçe biz kendimizden bir şeyler kaybedeceğiz.
··
87 views
Alise Bulut okurunun profil resmi
Merhaba bu kitaptan bir alıntı mıdır?
Cansever okurunun profil resmi
Merhaba, alıntı değildir. Bana ait düşünceler
1 next answer
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.