1876 yılında gayrimeşru bebeğini doğurmak için Büyükada'ya sürülen gencecik bir kadının adada yasadığı olaylar, insanların bu duruma bakış açısı, bu genç kadının kendini sorgulaması, bu durumun ailesine yaşattıkları ve diğer insanlarla olan iletişimi ve en sonunda aşkı bulmasının anlatıldığı kitabı ilk başlarda çok sevemedim bana hissettirdiği duygu o döneme ait ait olamayacak kadar feminist bir bakış açısıyla yazılmış olduğu idi fakat kitabın son bölümlerindeki kurguyu ve anlatımı oldukça beğendim.