Gönderi

224 syf.
·
Not rated
Uzun zaman önce bir cümle okumuştum Sartre'den. O zamanlar nedir, neyin nesidir anlamamıştım. Ama şimdi çok net bildim. Amentü şiirinde de böyle başlıyor İsmet Özel sonunda da biliyor... Ne demiş Sartre "Kediye kedi diyelim; sözcükler hastaysa onları iyileştirelim." Sözcüğün hastalığı olur mu? Piç kitabını okuyunca hasta bir sözcükle tanışıyorsunuz... Piç nedir? Herkes bilir bunu. Argoda yerleşmiştir, halk ağzında mecaz ve bir sürü cızırtı. Ama Günday bir özgünlük yakalama çabası ile hastalığa tutuluyor ve hastalık tüm kitabı sardığı gibi de sonunda ölümü getiriyor. Ölü bir kitap. Ölü kahramanlar. Rezalete denk geldiği için giden zamanına yakınan okuyucular... Ha bir tek bize kaldık geriye işte. Biraz yaralı biraz üzüntülü. De mi şu kısacık ömrümde üst üste aynı faciayı taşıyan kötü kitapları okumak bir tek benim bahtsızlığımdır herhalde. Edebi değil Edebiyat için hiç değil. Bir aralar ortalıkta yeni yeni gruplar türemişti. Buranın yaş ortalamasının büyük olduğuna inanarak çoğumuzun bildiğini düşünüyorum.. Neydi onlar: "Hepimiz Geyiz diyenler vardı bir ara sonra Lezbiyenler türedi taksim meydanında pankartlar açıldı hepimizi Lgbt yiz sloganları atıldı. Sonra hepimiz Hrantız hepimizi ermeniyiz diyenler oldu ve daha daha neler derken en sonunda ise malum zatın 'götünün kılıyız' diyen göt kılları türedi. En sonunda dedim kendi kendime acaba hepimiz Piçiz diyen bir grup mal türer mi? Yok ya dedim olmaz bu millet mal olabilir ama Piçiz diye de düşmez ortalığa ama yukarıda olanları görünce ümidim kalmıyor. Şimdi gelelim bir Piç kitabı yazmaya. Formülü veriyorum 4 tane kereste bol bol bira bol bol sigara ve bol bol sex. Al sana bir Hakan Günday kitabı ya da Powerpoff Girs demeliydim. Hayır. Bu piçler kötü olan her şeyden oluşmuşlar... Ahlaksızlıkları diz boyu olduğu gibi suçluluk çektikleri halde sırf piçliklerine zeval gelecek diye devam eden şuursuzlardır. Hakan Günday kendince piçlere yeni bir varoluş getirmiş ama cık piç piçtir. Kitabın bir olayı yok. Aralarında bir tek Hakan öyle böyle (roman uydurması iyi olmuştu) gerisi hep ıghhh.. Piçler anlaşılmaz çünkü hep sarhoşlardır. Gerçekten öyle. Kitap boyunca duyulan en çok şey bira 220 sayfa boyunca sadece içildi. Bol bol küfür edildi. Şimdi de şöyle bir argüman çıkmış "piçlerin ağzına küfür yakışıyor, küfürleri kulak tırmalamıyor" öncelikle insanların ağzına küfür yakıştığı için müsade ediyorsanız. Lütfen şöyle köşeye gelin sizin sülalenize gazeller okuyacak birileri tanıyorum. İnsanın mal olması çok zor. Anasına sövsen hoşuna gidiyor. Bir de büyük laflar edilmez mi? Edilir ama altında da kalınır. Hani bazen cümleler vardır mesela şöyle "İnsan da, yaşam da saçmadır; boşunadır, rastgeledir, sağlam hiç bir şey yoktur; ama yine de yaşamak gerekir. " İşte şöyle şeyler oluşturulmaya çalışmış ama cık olmamış. Çünkü özünde kötü olan bir şeyi güzelleştiremezsin. İnin temellerine köklerine inin. Arkadaş bunlar piç, hayatın tokadını durduk yere kendilerine atmış olabilirler; ama güzel insanların güzel sözleri bir tokadın ürünü değil. Öyle her kendine madiği atan bu işlere kalkışmasın diye atarlı atarlı konuşuyorum. Edebiyat ciddi bir iştir diyen biri vardı bir aralar evet Edebiyat ciddi bir müessesedir. Neyse Ustalar gitti bize de kalıntıları kaldı.. (bundan sonra ağzım bozuluyor, kitaptaki birkaç rezalete değindim, rahatsız olabilirsiniz) Sonra da Yeraltı Edebiyatı jargonu oluştu işte. Bununda noktaları var. Dark Noir içinde bir sanat barındırıyor ama bu kitapta sanat adına hiçbir şey yok. Yeraltında kim var? Oğuz Atay, Sait Faik, sonra Yusuf Atılgan bakınız sanatçılar... Dil olarak, estetik olarak, duruş ve kalite olarak. Peki Piçte ne var? Tuvalette mastürbasyon çekip sağa sola salya eden bir adam. Yapacağın edebiyata akıl banayım. Şimdi bana Sade den bahsetmeyin... Yani Günday bu klasmanda bile değil. Yeraltını yanlış anlamış biri. Zaten buna yeraltı diyen kişi kim onu da anlamadım. Hangi hakla, ne hizmetle, hangi akılla böyle saçma ve hiç olmayan bir yakıştırma yapılmış bilmiyorum. Eğer eleştirmenler ise hemen İstiklal Mahkemeleri kurulsun. Yok eğer okurlar ise mahkemeye gerek yok vuralım gitsin. Bol bol sex ve aşağılanan obje kadınlar görünce hemen yeraltı... Adam kadına bakıyor ve şunu düşünüyor" bunu sikmek istiyorum" içimde oluşan bu iğrenç bu tiksindirici yükselikte nedir? Gerçekten erkekler böyle mi düşünüyor? Bu da utanmadan aşağılanmadan onaylanıyor mu? Bir şeylerin değişmesi lazım, sinirliyim ve üzgünüm. Ve bu çöpte karşıma çıkan en güzel şey şu oldu Romain Gray "Çok eğlendim, teşekkür ederim. Hoşçakalın." bu bir intihar cümlesi. Sadece bu cümle tüm kitaptan çok çok çok daha değerli emin olun. En başından bu facia için konuşacağıma şu cümlenin kederini paylaşsaydık daha mutlu olurduk.... Edebiyatla kalın. Gerçek kitaplarla kalın. Sindirilmeyin..
Piç
PiçHakan Günday · Doğan Kitap · 20199.6k okunma
··
209 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.