Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Koyunlar ikiye ayrılır: İtaat edenler ve isyan edenler. Bu iki tür, birbirlerinden farklı görünse de, düşünce ve davranışlarını tek bir merkeze/otoriteye/ideolojiye/inanca/hocaya odaklarından dolayı koyundurlar. Biri merkezin ritmine uyarak dans ederken, diğeri merkezin ritmiyle uyumsuz olarak dans eder. Sonuçta ikisi de merkezle dans eder. Merkezin ‘ak’ dediğine itaatkarlar sorgulamadan ‘ak’ derken; isyankarlar da sorgulamaksızın ‘kara’ derler. Çünkü merkezin ‘ak’ dediğine ‘kara’ demeyi özgürlük bellemişler, merkezin ‘ak’ dediğine ‘ak’ diyenleri de koyun olarak yaftalamış ve onları aşağılamışlardır. Gerçekte her iki koyun cinsi de sorgulamadan yoksundur. Kararları, duruşları, tercihleri, söylemleri merkeze koydukları öznenin iradesine bağlıdır. İkisi de merkeze körü körüne bağlıdır. İsyan etmeyi özgürlük sanmak, isyan ettikleri için kendilerini ayrıcalıklı tanımlamak ironik bir durum olmakla beraber, halleri itaatkar koyunlar kadar vahimdir. Merkeze konan şey bir cemaat lideri, siyasi lider, ideoloji, gelenek hatta bir ebeveyn olabilir. Koyun davranışlarına karşı tepkide, merkeze konan özne/lider de bağımlılık gösterebilir. İsyankarların söylemleri karşısında isyankar bir tutum takınarak, kendisini o grup ve söylemden bağımsızlaştırmaya çalışabilir ama bu çaba nafiledir; nihayetinde merkezdeki özne de, söz konusu isyana yol açan kavram ya da durumları sorgulamadan, isyankarların tavırlarına göre kendini konumlandırmış ve kendisini merkeze koyanları kendi merkezine koymuştur. Aynı ilke itaatkarların tavır ve söylemleri için de geçerlidir. Bu tabloda gerçekten özgür olan hiçbir birey, grup ya da lider yoktur, hepsi birbirine bağımlıdır. İtaatkarların ve isyankarların varlık amaçları, oluş biçimleri itaat veya isyan üzerine kurulu olduğu için, gerçekte ne yapmakta olduklarının farkına varamazlar. Farkına vardıkları anda kendilerine hasrettikleri ayrıcalıktan vazgeçmek durumunda kalacak, bir bakıma kendi zihinlerinde yarattıkları bir savaşın yenileni olmayı kabul etmeleri gerekecektir. Şüphesiz, bu acı verici durumla karşılaşmaktansa, koyun olarak hayata devam etmek, konforun ve lüksün ta kendisidir, vesselam. Edit: Toplumların koyun olmaktan çıkmasının bir yolu; rutine girmiş, gelenek haline gelmiş, tıkır tıkır işleyen sistemdir. Sistem yoksa bir lidere ya itaat edersiniz ya da isyan.
·
1 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.