Eski çağlardan günümüze kadar hadımlara dair bir dünya turuna çıkıyoruz bu kitapta. Kimi zaman dini, siyasi veya sanatsal nedenlerle kimi zaman da cezalandırma aracı olarak kullanılan hadım etmenin, ilginç bir şekilde dünya üzerinde çok geniş bir coğrafyaya yayılmış bir uygulama olduğunu görüyoruz. Her gün bir çocuğu hadım ederek yılda yaklaşık 320 - 330 genci hadım eden ve bu işi meslek edinmiş hadım memurları ve uyguladıkları kan donduran yöntemleri okurken diğer yandan kesilen uzuvlarının yeniden yerine gelmesi umuduyla idam mahkumlarının kafatasını açtırıp beyinlerini yiyen bir canavara dönüşen insanlara tanık oluyoruz. "Hadım gibi kokmak" deyiminin; birçok hadım erkekte gelişen idrar torbası iltihabının sonucunda, mayalanan idrarın yaydığı kokudan gelmesi gibi ilginç bilgilerin de yer aldığı kitapta insanların pazarda balık seçer gibi köle satın aldığı köle pazarları, Avrupa'da bizzat kilisenin onayıyla, kilise korolarında sesi güzel ve ince olsun diye hadım edilen çocuklar ile Afrika'da kendi hallerinde yaşarken beyaz tenli "insansılar" tarafından kaçırılıp köle yapılmak amacıyla hadım edilen küçücük çocukların yüzlerce yıl boyunca Osmanlı Sarayında padişahlara peşkeş çekilmesi ve bunun yanı sıra Bizans Saraylarından Osmanlı haremine evrilen hadımların değişmeyen yazgısını şaşkınlıkla okuyoruz. Saraylarda hadımların hizmetli olarak seçilmesindeki en önemli etkenin cariyelere göz kulak olmalarının yanı sıra herhangi bir mirasçılarının da olmaması ve bunun da iktidar için bir nevi garanti olduğunu görüyoruz. İhtişam ve sefaletin görünmeyen ince bir çizgi ile ayrıldığı Çin saraylarından, ölümünden yüzlerce yıl sonra gittiği yerlerde hâlâ büyük bir saygıyla anılan ve kimi yerlerde putlaştırılan büyük amiral Zheng He, on üçüncü yüzyılda Memlûkler tarafından düzenlenen bir geleneğin devamı olarak Etiyopya'dan getirilen ve İslâm'ın kutsal topraklarının bekçiliğini yapan; Kâbe'nin çevresi ve Hz. Muhammed'in mezarını korumak da görevlerine dahil olan siyahi hadımlar, sadece İtalya'da iki yüz yıl içinde hadım edilen on binlerce çocuk ve cinselliği en büyük günah olarak gören köktendinci bir tarikat olan Skoptzy'ler. Skoptzy'leri diğer hadımlardan ayıran en önemli özellik ise yalnızca erkekleri değil kadınları da etkisi altına alması diyebiliriz. Öyle ki; on beş yaşından seksen yaşına varana değin hemen her yaşta kadının farklı uzuvlarının kesildiğini gördüğümüz bu tarikat mensupları hem cinsel organlarındaki hisleri hem de üreme yetilerini kaybederek oldukça farklı ve ürkütücü bir hayat yaşıyorlar. Hadım etmenin ayrıca cüzam, delilik, gut ve fıtık gibi hastalıkların tedavisi amacıyla uygulanmasının da anlatıldığı "Hadımların Dünyası", zengin içeriğiyle bir başucu kitabı niteliği taşımakta.

Hadımların DünyasıOlivier de Marliave · Doğan Kitap · 201523 okunma

·

62 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Özgür Köktürk