Yedi milyarımız, hepimiz farkındayız. Düşüncelerin, duyguların, hislerin ve algıların farkındayız. Tüm insanlar farkında olma deneyimini paylaşır, ancak nispeten az sayıda insan farkında olduğunun farkındadır. Çoğu insanın hayatı, düşüncelerin, görüntülerin, fikirlerin, hislerin, hislerin, görüntülerin, seslerin vb. akışından oluşur. Çok az insan şunu sorar: “Bu düşünce, duygu ve algı akışını bilen nedir? Deneyimlerimin neyle farkındayım?” Varlığımızı bilmek, daha doğrusu farkındalığın içimizdeki kendi varlığını bilmesi bizim birincil deneyimimiz, en temel ve en samimi deneyimimizdir. Özlemini duyduğumuz tüm huzur, mutluluk ve sevgi bu deneyimde bulunur. Uzun zamandır kendi dışımızda, durumlarda, nesnelerde ve ilişkilerde aradığımız mutluluğun, kendi varlığımızı olduğu gibi bilmemizde her zaman mevcut, her zaman ulaşılabilir olduğu ortaya çıkar. Kendi varlığımızın bilgisi her birimizde “Ben varım” veya “Farkındayım” deneyimi veya sadece “Ben” düşüncesi olarak parlıyor. Bu en basit, en bariz, en tanıdık ve samimi deneyim, zihin için bir şey ya da hiçbir şey olmadığı için, insanlığın büyük çoğunluğu tarafından gözden kaçırılıyor ya da unutuluyor. Kendi varlığımızın göz ardı edilmesi tüm mutsuzlukların ve dolayısıyla mutluluk arayışımızın temel nedenidir. Bu farkında olma deneyiminin doğası nedir? Bu koleksiyondaki düşünceler okuyucuları hepimizin "Ben" dediğimiz şeye ilişkin kendi deneyimsel anlayışlarına yönlendirecektir.. Bu, dualitesizlik üzerine öğretilerin harika bir koleksiyonuydu. Spira, deneyimin boşluğu hakkındaki aynı eski metaforları tekrarlamak yerine (aynalar, herhangi biri?), netlik, içgörü ve yeni metaforlarla bilincin özverili, özünde farkında olan doğasına dikkat çekiyor bu kitabında . Şimdi birkaç alıntı yapma zamanı: "Farkındalık arayan zihin, okyanusta su arayan bir akıntı gibidir. Böyle bir zihnin kaderi sonsuz tatminsizliktir." "...esasen kim veya ne olduğumuzu unuttuk ve bunun yerine kendimizi bir dizi düşünce, görüntü, anı, duygu, his ve algıyla karıştırdık." "...zihin hareket halindeki farkındalıktır; farkındalık hareketsiz zihindir." "Parlak güneş ışığından karanlık bir odaya geldiğimizde, nesnelerin karanlıkta görünmesini sağlamak için zihinle hiçbir şey yapamayız. Sadece orada kalırız ve rahatlarız ve nesneler yavaş yavaş ortaya çıkar. Meditasyon da benzerdir." "Güneş ile onun parlaması arasında bir fark olmadığı gibi, kendi varlığımız ile kendi varlığımızı bilmek arasında da bir fark yoktur." "Meditasyon yaptığımız bir şey değil; yapmayı bıraktığımız bir şey." "...meditasyon ne olduğumuzdur, ne yaptığımız değil ve... ayrı benlik ya da sonlu zihin ne olduğumuz değil ne yaptığımızdır." "Ortadan kaldırılacak ayrı bir benlik yoktur. Ayrı bir benliği eritmeye veya yok etmeye çalışmak, onun hayali varoluşunu sürdürmekten başka bir şey değildir. Ayrı benliği disipline etmek, ayrı benliği sürdürmektir." "Nasıl ki dalgalar ve akıntılar okyanusun hareketi veya faaliyetiyse, zihin de yalnızca farkındalığın hareketi veya faaliyetidir." "Tüm yanılsamaların bir gerçekliği vardır ve eğer bir yanılsama yaşıyorsak, tanımı gereği onun gerçekliğini deneyimliyoruz demektir." Keyifli okumalar/

Being Aware of Being AwareRupert Spira · Sahaja · 20172 okunma

··

189 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Züleyha Sahra /