Gönderi

KİTAP FUARLARI İŞLEVSEL OLMALI
Kalemimden Düşünce
Kalemimden Düşünce
Füsun Genç
Füsun Genç
Kitap fuarlarının yeterince işlevsel olmadığını dahası çok büyük eksikleri olduğunu düşünüyorum. Öncelikle bilgilendirme amaçlı konulan tabelalar çok yetersiz bence. Yayınevi adı, yazar adı, belki WC tabelası falan var en fazla. Bence tüm kitap stantlarına “Isırmaz” ya da daha güvenilir olması adına “Aşıları tam” tabelaları konulabilir. Bildiğiniz üzere ya da en azından fuara gelen bazı kişilerin bildikleri üzere ya da böyle yaptıklarına göre mutlaka bir bildikleri olduğu üzere, sanıyorum bazı kitaplar ısırabiliyor. Bu nedenle olsa gerek kitaplara uzaktan bakıyorlar. Kitap dediğin nesneye bakmak için en azından ele alınması, ne bileyim bir arka kapak yazısının okunması, varsa içindekiler bölümünün incelenmesi, hiçbir şey yapılmıyorsa en azından sayfalarının karıştırılması gerektiği bilgisi herkesin malumu olmalı. Kaldı ki biz pazardan domates alırken bile dokunan insanlarız. Kitaplara uzaktan öyle göz ucuyla bakmayı tercih ettiklerine göre illaki bazı kitaplar ısırma özelliğine sahip demektir. Bu nedenle yayınevleri lütfen kitaplarına kefil olup edebiyle yazsın “Isırmaz” diye. Zira bazılarının bakarken ki tavırları öylesine ilginç oluyor ki benim araya girip “Tüm kitaplarımızın aşıları tam” diyesim geliyor. Ama tek tek hangi birine diyeceksin. Koy bir tabela vatandaş da rahat etsin, ben de... Gerçi belki de bu durumun sebebi çocukluğumuzda yatıyordur. Genelde kitaplara uzaktan bakanlar yeni nesil değil. Daha büyükler… Eskiden çok eskiden mahcup çocuklar vardı, utangaç. Artık pek kalmadığından hatırlamayanlar çıkabilir. Bir arkadaşı bir şey yerken yiyen kişi yediğinden vermek, yemeyen ise almamak için ölümüne kapışırdı. O zaman yiyeceğin sahibi karşı tarafın ağzına değdirir, sonra da ağzına değdi yiyeceksin diyerek raundu kazanırdı. O kuşak dokunmuyordur belki de. Ellerlerse dokundun artık alacaksın denilmesinden korkuyordur belki kim bilir. Bu durumda bir tabelada bu hususta konulsun lütfen. “Ellemek Bedava”, “Dokunmak Serbesttir”, “İncelemek Helaldir”, “Satılık Değil Bakılık” yok bu sonuncusu uymadı. Ama diğerlerinden biri tercih edilebilir. Sonra fuarlar hiç işlevsel değil. Oralarda yapılacak hiçbir şey yok. Sağın solun önün arkan her yer kitap. Gelen kişilerin kitaplara bakmak ya da kitap almak dışında başka hiçbir şansları yok. Fuara her gelen de “Hayatımda sadece iki gün kitap okumadım: Evlendiğim gün ve babamın öldüğü gün” diyen İbn Rüşd değil. Kitap fuarına gelip, satış elemanları arkadaşların “Kitaplarımıza bakmak ister misiniz?” tekliflerini “Ben kitap okumam ki, bugüne kadar bir tane bile kitap okumadım, bir eksikliğini de görmedim diyen canlılar var.” Tam olarak bu nedenle fuarlara mesela yemek stantları açılabilir, birkaç kozmetik firması gelebilir, ücretsiz cilt bakımı yapabilirler hatta. Çanta ve ayakkabı stantları da fuarların olmazsa olmazı olabilir bence. Sonra erkek müşteriler için örneğin birkaç elektronik alet standı kurulabilir. Takımların lisanslı ürünlerinin satılabileceği stantlar da oldukça ilgi çekebilir. Koy iki stant eline mi yapışacak? Nedir yani? Tüm stantları dolaşıp alacak ve bakacak başka bir şey bulamadığından sadece ayraçlara bakan hatta kitap okumadığı halde sadece ayraç satın alan insanlar var. Yazık, günah. Bu nedenle yetkililerden talebimdir, ya kitap fuarlarını daha işlevsel ve kullanışlı hale getirin ya da düzenlemeyin kardeşim. Vatandaş sıkılıyor.
··
914 views
Füsun Genç okurunun profil resmi
Haklısınız… Artık ben de gitmiyorum.
İstiklâl soysal okurunun profil resmi
iyi günler. bir kaç sebepten dolayı artık fuarlara gitmiyorum veya daha nadiren gidiyorum. çünkü artık kitap fuarlarına gelen yazarların sayısı azaldı ve sohbet, söyleşi yapmıyorlar sadece satış ve imza oysa ki söyleşi olsa daha keyifli ve verimli olur. kitap fuarlarında bazı yayınevleri indirim altında hiç bir şey yapmıyor, herhangi bir kitapevinden farksız fiyatlar. bunu ankara kitap fuarı için söylüyorum; ilk ve orta okulların gezileri oluyor fuar alanı çocuk gürültüsünden ve yoğunluğundan gezilmiyor. kitaplar büyük bir olasılıkla taşıma sırasında deforme oluyor ve standların fiziki koşulları yetersiz bu platformda deşifre etmek istemiyorum ama birkaç yayıncı kuruluşunu korsan kitap sergilediğini ve satışta verdiğine şahit oldum. korsana önceden karşıydım ama yaşadığım bir olay sonrasında artık hiç bir şey söylemiyorum hatta ara sıra aldığım oluyor.
Firmin okurunun profil resmi
Elime aldığım bir kitabı geri bırakınca sanki bir beğenmemişlik yazarını hor görmüş olmak gibi karşı tarafı incitecek duygular oluşmasın diye ben de kitaplara el sürmeye korkarım kitapçıda. Boş bir anda kimsenin özellikle kitapçının yada yazarın bakmadığı bir zamanda kitaba eğilmek okumak daha az incitici geliyor. Bilemiyorum çok ince düşünüyor olabilirim. Ama yazara kabalık etmektense böyle olmak daha iyi sanki.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.