Gönderi

Kutsal bir Cuma günü çekilen uzun sancıların sonunda doğdun. Evet, anımsıyorum. Güneş karaçamların ardında batalı çok zaman geçmemişti. Evet, anımsıyorum. Daha çok aşındırabilmek için damlaların altlarında bulunan yere hiç sapmadan düşme zorunluluğu gibi. Son kez dışarı çıktığında kar kaplamıştı her yeri. Şu anda karanlıkta sırtüstü yatan sen, o sabah ardından usulca çektiğin kapının eşiğinde ayakta duruyorsun. Başın yere eğik, sırtın kapıda, yola koyulmaya hazırlanıyorsun. Bir süre sonra gözlerini açtığında ayaklarının yere gömüldüğünü, paltonun eteklerinin karı süpürdüğünü fark ediyorsun. Aşağıdan gelen bir ışık, bu karanlık sahneyi aydınlatıyor sanki. Son kez çıkışında görüyorsun kendini; gözlerin yumulu, sırtın duvara yaslanmış yola koyulmak için bekliyorsun. İleri. Sonra karın aydınlattığı görüntüler. Karanlıkta yumulu gözlerle yatıyorsun ve kendini betimlendiği gibi bu geniş ışıklı uzamın içine atılmaya hazırlanırken görüyorsun. Yeniden işitiyorsun usulca çekilen kapının tıkırtısını ve ayak seslerinin başlamasından önceki sessizliği. Sonra baharda kuzularla neşelenen ve kızıl etenelerle dolan ak otlaklar boyunca yürümeye koyuluyorsun. Her zaman izlediğin yolu tutup ormanın batı sınırını oluşturan dikenli çitteki açıklığa yöneliyorsun. Otlağın başından başlarsak oraya varana kadar ruh durumuna ve araziye göre değişen bin sekiz yüz ile iki bin adım gerekiyor sana. Ama bu son sabah çok daha fazlasına gereksinme duyacaksın. Çok çok daha fazlasına. Dosdoğru yürüdüğün yol ayaklarına öylesine tanış ki gözlerini yumsan hiç zorlanmadan kuzey ya da güney yönünde bir iki adım yanılgıyla tamamlarsın bu hattı. Gerçekten de içinden gelmedikçe böyle bir gereksinme duymamalarına karşın, ayaklarının olağan zamanda yaptıkları bunlar ve yalnızca burada da değil. Çünkü gözlerin yumulu ilerlemiyorsan bile (oysa çoğu kez öyle) en azından ayaklarının dibindeki anlık yere dikiyorsun bakışlarını. Doğa adına tüm görmüş olduğun bu işte. Bir daha kalkmamacasına başını eğdiğin günden bu yana. Ayaklarının dibinde akıp giden yer. Saymıyorsun artık adımlarını. Her gün aynı sayıyı buluyorsun çünkü. Aynı ortalama günden güne değişmiyor. Yol, hep aynı yol olduğu için. Günleri sayıyor ve on günde bir çarpıyorsun. Ve topluyorsun. Babanın gölgesi eşlik etmiyor artık sana. Bıraktı seni uzun süredir. Ayak seslerini duymuyorsun artık. İşitmeden, görmeden gidiyorsun yoluna. Günler boyu. Aynı yola. Başka bir yol kalmamışcasına. Başka bir yol yok artık senin için. Hesap yapmanın dışında eskiden durmuyordun hiç. Sıfırdan: yeniden yola koyulmak için. Gördüğümüz gibi bu gereksinme ortadan kalktığına göre kuramsal olarak durma nedenin de kalmadı artık. Gidişin sonunda dönmeye hazırlandığın an dışında belki de. Ama yine de duruyorsun. Geçmişte hiç durmadığın kadar. Yorgunluk değil bunun nedeni. Her zamankinden daha yorgun değilsin şu anda. Yaşlılık da neden değil buna. Her zamankinden daha yaşlı değilsin şu anda. Yine de eskiden hiç durmadığın kadar duruyorsun. Öyle ki eskiden üç ya da dört dakikada aştığın yüz metre için şimdi on beş yirmi dakika gerekli sana. Ayak adımın ortasında kendiliğinden düşüyor ya da atılması gereken yere yapışıp kalınca bedeni durmaya zorluyor. Söze indirgenemeyecek bir tedirginlik doğuyor o zaman: Gidebilecekler mi yoluna, diye belirtelim kısaca. Daha doğrusu, gidecekler mi yoluna. İşin özü bu. Karanlıkta gözlerin kapalı yatıyor ve sahneyi görüyorsun. O zaman göremediğin biçimde. Göğün kara kubbesini. Göz kamaştıran toprağı. Ortada donup kalmışsın sen. Botların konçlarına kadar gömülü. Paltonun etekleri karı süpürüyor. Eski melon şapkalı başın kaygılarla eğik düşmüş. Çitin açıklığına giden yolda otlakların orta bir yerinde. Şu düz çizgi. O zamanlar yapamadığın biçimde arkana bakıyor ve ayak izlerini görüyorsun. Kocaman bir parabol biçiminde. Saatin aksi yönünde. Cehennemdeki gibi. Sanki aniden yürek fazlasıyla ağırlaşmış gibi. Sonunda fazlasıyla ağırlaşmış gibi.
Sayfa 34 - Ayrıntı Yayınları
··
118 views
Ömer okurunun profil resmi
inanılmaz bir yazar gerçekten. çok uzun süre aklımdan çıkaramayacağım bir alıntı.
azra okurunun profil resmi
çok güzelmiş
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.