Gönderi

Yaşlı Alman Hocadan Müslümanlara ders!
- Bakınız işte burada Avrupalı kafanın mantıksızlığı açıkça görünüyor. Ne demek yani 18 geçeler, 12 geçeler, 36 geçeler... Şuna üç buçuk, dört buçuk deseniz olmaz mı? Hiç olmazsa, çeyrek geçe deseniz de, akılda kalacak bir sayı ve saat olsa... Yaşlı Alman'ın yüzünde belli belirsiz bir tebessüm gezindi. Ve bakışlarından söyletmek istediği düşünceyi yakalamış olduğu belli oldu. "Bana bakın! dedi. "Kendinize hakaret etmeyin. Çünkü bu tarifenin böyle düzenlenmiş olması, 'Avrupalı kafa'nın mantıksızlığı değil, 'Müslüman kafa'nın tutarlılığıdır. Çünkü biz, zamanı kullanmayı ve değerlendirmeyi Müslümanlardan öğrenmişizdir. İşte bu tren tarifesi de aynı anlayışın güzel bir örneğidir." Bizler hayret ve şaşkınlıkla ona bakarken, hoca şöyle devam etti: "Siz Müslümanların ibadetlerinde yer önemli değildir. Dünyanın her yerinde ibadet edilebilir. Ama zaman çok önemlidir. Çünkü her ibadetin kendine ait bir vakti vardır. Hatta bu vakit, ibadetin şartıdır. Yani vakitsiz ibadet, ifa edilmiş sayılmaz. İbadetlerin vakitleri de bizim tren tarifesi gibi, hep böyle 18, 17, 13, 10, 09 geçelerdir. Üstelik bu saatler de devamli değişir. Bugün sabah namazını 07:21'e kadar kılabilirsiniz, ama yarın 7:22'ye kadar kılabilirsiniz. 23 geçe olmaz. Sadece namaz böyle değildir. Oruca başlama ve bitirme saatleri de böyledir. Üstelik bu ince hesaba dayanan saatler, her gün değişmektedir. Böylece de Müslümanlar, her gün değişmekte olan zamana karşı uyanık durmakta, zamanın kıymetini anlamakta ve onu iyi değerlendirmek üzere hazırlanmaktadırlar. İbadetlerini yapan bir Müslüman, her gün değişen dakikalara ayak uydurmaya ve dakikalanı değerlendirerek yaşamaya mecburdur. Bizim zamana bakışımızın ilham kaynağı Müslümanlardır..."
·
14 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.