Tüm kitapsever dostlarıma mutlu günler, kitaplarla güzelleşen vakitler diliyorum
Öncelikle ismi ve kapak tasarımı ile dikkatimi çeken kitapta mizahi bir yön olacağını düşünmüştüm. Okurken mizahın da ötesinde dolu dolu, çokça düşündüren, biraz da tebessüm ettiren bir okuma deneyimi yaşadım.
Gerzek kelimesi ile bir şekilde sıkça karşılaşır, içimden geçse de ifade etmekten sakınırım. Gerizekalının kısaltılması, Ayşen Gruda'nın oybadığı bir yerli filmde kullandığı bu kelimenin ne kadar çok insana yakışıyor olması ve maslesef bizi gerzek durumuna düşüren ne kadar çok olayın içerisinde olmamız düşünülesi...
Deneme türünde kısa kısa yazıları yer alıyor yazarın kitapta. Her bir yazısındaki bazen saçma olduğunu bilerek bazen de bunun saçmalığını düşünmeden yaptığımız pek çok olaya, adete, davranışa değinilmiş. Gereksiz düğün tantanalarından, her konuda bilgi ve ahkam sahibi insanlara, sosyalleşme adına yapılan aykaklıkkara, muhafazakarlık kisvesi altında muhafaza edilemeyen kere, gündüz kuşağı programlarına, oğlu soyadı sorunsalına, insanın biyolojik saati gerçeğine kadar pek çok insan manzarasına yer veriyor yazılarında. Kitabın içindekiler kısmını okumak bile bir tebessüm ettiriyor.
Okurken pek çok noktada yazar ile düşünsel olarak uyuştuğumuzu düşündüm. İfade ettiğimde aykırı, muhalefet olarak değerlendirildiğim pek çok şeyi okumak beni memnun etti.
Kitabı genel olarak beğendim. 146 sayfa, kısaydı. Bir bu kadar daha olsaydı keyifle okurdum. Herkes okusun da toplumca bu gerzeklikleri bir kenara bırakalım.
Kitapta en en en çok sevdiğim kısım 78 sayfada geçen , sizlerle de paylaşmak istediğim bu birkaç cümle oldu:
Önemli olan, çocuklara daha güzel bir dünya bırakmak değil; asıl önemli olan, dünyaya daha güzel çocuklar bırakabilmektir. Bu çok basittir aslında ama tek koşulu vardır, o da önce sizin daha iyi bir insan olmanız.
Bu kitabı sizlere de tavsiye ediyorum