Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

İnsanın boğazına bir yumru oturuyor
Şahitlerim İmralı’dan döndükleri zaman tanınmaz haldeydiler. Bu dünyaya mahsus olmayan bir dehşet levhası görmüş gibi bir hal. Mahut resimde görüldüğü gibi, parmak uçları birbirine dayalı iki elinin boşluğunu kalb şeklinde belirten, o mâveraî çapta dalgın ve ezgin Menderes, öyle bir ruh hali içindedir ki halini hiç bir kelimeye emanet edemiyor, susuyor. O sırada bir an duruyor. Ufuklara doğru son bakış. Gözlerini, çepçevre, daire şeklinde son dünya mesafeleri etrafından gezdiriyor. Ve hafifçe göğüs geçiriyor, yine tek kelime yok. Yine bazı sual ve sepetler.. Yine tek cevap yok.. Cellât hazırlığa başlıyor ve ipi huşunetli bir eda ile boynuna geçirmeye davranıyor. Ve Menderes’in dudakları, yalnız kendi gönül kulağına ve Allah hitap ederek kıpırdamaya başlıyor. Ne okuduğu belli değildir; fakat Allah’a yöneldiği besbelli, tam bir ulviyet ve teslimiyet içindedir. Havada sallanmakta.. Fena takılmış ipini tesiriyle biraz uzunca süren can çekişme. Hava erlerinden birkaçı bayılıyor. “-Hava açıktı ve ortalıkta tek bir kuş yoktu. Tam da Adnan beyin can verdiği anda, aradağacının üstünde, küçüçük, binlerce, binlerce, sayısız kuş peydahlandı. Manzarayı görür görmez, dehşetimden yere düşecek oldum. “ Fildişi gibi sapsarı, fakat berrak ve tertemiz, nur yumağı halinde bir vücut. Güzel, namütenahi güzel bir yüz, kendinden yumulu gözler, kapalı dudaklar, ve ufuksuz sonsuz bir tebessüm...
·
11 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.