“Tekeli, 1930’larda gündeme gelen kadınlara eşit oy hakkı tanınmasının zamanlamasını, kısmen Atatürk’ün kendi tek partili rejimini dönemin Avrupa diktatörlüklerinden (Hitler Almanyası ve Mussolini İtalyası) ayırmak için yaptığı önemli bir girişim olarak yorumlar. Faşist devletlerin “çocuk, mutfak, kilise” ideolojisinin aksine, kendini kadınlarını parlementoya seçen bir ülke olarak sunan Türkiye, böylece diğer Batılı demokratik uluslar arasında haklı bir yere sahip olduğunu simgelemiş oldu.”