"..Şahrud gökyüzü geliniydi.
yüzüne bulut inse dolardı masal gözleri.
bir solukluk rüzgarda bile
usul usul kanardı gelincik bedeni.
Seyduna yer yüzü cehennemi.
ölüm, çagrılı uçurumlarda sınardı sevdasını
yalnız ufuk çizgisinde buluşurlardı,
onu da güneş günde iki kez ateşe verirdi.
İki iklim ayrıldılar.
-ya Şahrud! dedi Seyduna
-gözlerime mermi diye sevdanı sürdüm.
ardına bakma,
göz yaşımla vurulursun.
su gibi git.."