Gönderi

432 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Anna Funder’in Her Şeyimle Ben isimli kitabı, büyük oranda İkinci Dünya Savaşı öncesinde Almanya’dan kaçan muhaliflerin Londra’daki hayatını, Dora Fabian ekseninde iki kişinin ağzından anlatıyor. Bu kitap kısmen belgesel, kısmen biyografi, kısmen roman olarak ele alınabilir. Anlatı, Adolf Hitler’in şansölye ilan edilmesi ile başlıyor. Hitler, Weimar Cumhuriyeti’nde iktidara doğru yürürken vuku bulan Reichstag yangını Almanya için bir kırılma oluyor ve aslında Hitler’in savaşı başlıyor. Hitler önce Almanya içinden temizliğe girişiyor ve kendisine karşı olduğunu bildiklerini yurt dışına çıkmaya zorluyor. Yani, anlıyoruz ki Hitler daha henüz gücünden emin değilken o kadar da zâlim değilmiş, insaflı davranıyor. 1932’den 1935’e doğru giderken, Hitler gücünü arttırdıkça zulmünün de dozunu arttırıyor. Hitler’in gücünü pekiştirmek için yaptığı en önemli şey, hukuku kendi isteği yönünde yeniden şekillendirmek oluyor ve sonrasını biliyoruz zaten. Gücünün doruğuna geldiğinde artık hukuk gibi bir incir yaprağına ihtiyacı kalmıyor. Söz konusu eserde, yazarın anlatımındaki bütünsellik keyifli bir okumaya kapı açıyor, Yazar, Dora Fabian’ı, İngiltere’de geçirdiği yılları heyecan dozunu düşürmeden anlatmayı başarıyor. Meraklı okuru başka okumalara çekmesi ve muhalifliğin aktivist olabilmenin yalnızca erdemlerine sahip olunduğunda anlam ifade ettiğini, yoksa bunun koltuktan devrimcilik olduğunu açıkca söylemesi, ihanet ve aldatmacanın tam da burnumuzun dibinde olduğunu dolaylı anlatıma gerek duymaksızın işaret edebilmesi yüzünden de değerli bir eser.
Her Şeyimle Ben
Her Şeyimle BenAnna Funder · Yapı Kredi Yayınları · 20147 okunma
·
24 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.